Turizmde durum gerçekten bu kadar kötü mü? Otellerdeki sıkıntıların boyutu ne? Sahillerdeki esnaf neler yaşıyor? Halka bu sorun ne kadar yansıdı? Tüm bu soruların cevaplarını alabilmek için Antalya’dan Muğla’ya tüm kıyı şeridini gezip, 5 gün boyunca otelcilerle, turizm çalışanlarıyla, esnafla, halkla görüştük, turizmin içinde bulunduğu zor durumun fotoğrafını çektik.
BURAK COŞAN -HÜRRİYET
BU yıl turizm sektörü uzun yıllardan sonra belki de en zor sezonlarından birini yaşıyor. Özellikle Türkiye’nin kıyı şeridinden yer alan iller zor durumu en derinden hissediyor. Bu şehirlerde sadece oteller değil aslında esnaf da, sanayici da, bölge halkı da yarı yarıya azalan turistlerin ortaya çıkardığı sorunlardan nasibini alıyor. Uzun süredir hangi otel sahibine sorulsa, hangi sektör temsilcisi ile konuşulsa sıkıntıların büyük olduğunu, düşen yabancı turist sayısının sektörün belini büktüğünü ifade ediyor. Yaşanan sıkıntıları yerinde görmek için turizmin kalbinin attığı kıyı şeridiniAntalya’dan Muğla’ya 5 gün boyunca inceledik. Antalya’da Alanya, Konaklı, Türkler, Avsallar, Okurcalar, Side, Belek, Lara, Muratpaşa, Beldibi, Kemer ve Tekirova’ya, Muğla’da Fethiye, Ölüdeniz, Göcek, Dalaman, Marmaris ve Bodrum’a uğradık.
30’DAN FAZLA OTEL KAPALI
Tüm bu ilçe ve beldelerde yaşanan ortak sorun turist sayısının geçen yıla göre çok düşük olması, ciroların yarıdan fazla azalması. Sorunlar bununla da sınırlı değil. Birçok otel geçen yıla göre daha az işçi çalıştırıyor. Bölgede işsizlik artmış. Bazı oteller ise hiç açılmamış, havuzları boş, yataklar lobiye dizilmiş bekliyor. Açık olanlar ise yeterli doluluğu sağlayamamaktan şikayetçi. 200 odalı bir otelde sadece 25 odanın dolu olmasından yakınıyor otel yöneticisi. Bakkalından mısır satanına, taksicisinden kafe işletmecisine kadar herkes büyük sıkıntı içinde. Gezdiğimiz tüm plajlarda genelde sakinlik hakim. Halk plajlarında da, 5 yıldızlı tesislerin sahillerinin de durum genelde böyle. Geçmişte en öndeki şezlongları kapmak için yarış olduğunu söyleyen otel çalışanları, şimdi gün boyu şezlongların boş kaldığını ifade ediyor. Bizim gözlemelerimiz dışında bölgedeki sektör temsilcilerinin paylaştığı rakamlara göre Antalya’ya gelen turist sayısı geçen yıl göre yüzde 42 azaldı. Özellikle Alanya ve Kemer’de büyük sıkıntı yaşanıyor. Sadece Alanya’da açılmayan tesis sayısının 30’u geçtiği, birçok otelin ise açık olmasına rağmen boş olduğu belirtiliyor.
1) Havalimanları ilk sinyali veriyor
SORUN bizi havalimanında yakalıyor. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndayız. Sabah erken saatlerde Antalya Havalimanı’na gitmek üzere uçağa biniyoruz. Uçağın kapısı kapanıyor. Ancak uçak geçmiş yıllarda olduğu gibi tamamen dolu değil. Yer yer boşluklar hakim. Hostes ile konuşuyoruz. Sabah erken uçuş olduğu için boşlukların normal olduğunu, ancak yine de geçen seneki ‘havanın’ olmadığını vurguluyor. Havalimanına indiğimizde de geçmişteki kalabalıkla karşılaşmıyoruz. Bir yıl önce yine aynı zamanlarda Antalya’daydım. Havalimanındaki kalabalıktan eser yok. Taksi kapma yarışı, otobüse binme çabaları yok. Sanki Antalya’ya sezonda değil de kış aylarında gelmiş gibiyim. Havalimanında ilk olarak bir araç kiralama şirketinin çalışanları ile konuşuyoruz. İşlerinin iyi olduğunu, ancak geçmişe göre aşırı bir sakinliğin ortama hakim olduğunu söylüyor. Havalimanındaki diğer esnaflar da işlerindeki azalmaya dikkat çekiyor.
2) Sokaklar boş esnaf bekliyor
Aracımız tamam, yolumuz Alanya… Alanya’da sahile inmeden önce merkezdeki görüntü dikkat çekici. Restoranlar boş, taksiciler bekliyor, esnaf bir sandalyeye ile dükkanın önünde oturmuş ya çay içiyor ya da sohbet ediyor. El yapımı sabun satan ve turistlerin yoğun olarak gittiği ünlü sabuncunun sahibi Cumali Bora ile konuşuyoruz. İngiltere Başbakanı David Cameron’a bile sabun gönderen Bora, işlerinin bir hayli azaldığını, kış dönemi gibi işlerinin kötü gittiğini söylüyor. Ciroları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50 azalmış. Geçmişte Rusların yoğun olarak tercih ettiği Alanya’da bu kez bir restoran sahibi ile bir aradayız. Müşteri sayısındaki düşüş geçen yıla göre yüzde 40. 16 yıldır restoran işletmeciliği yaptığını ifade eden Cengiz Topal, “Açıldığımızdan bu yana ilk kez böyle bir durumla karşılaşıyoruz. Rus gelmezse başka ülkelerden gelir diye bekliyorduk. Ancak gelen olsa da yeterli olmadı” diyor. Alanya merkezdeki çarşı genelinde de durum pek farklı değil. Sokaklar boş, dükkan sahipleri boş sokaklarda müşteri bekliyor.
3) 140 çalışanını işten çıkardı
Alanya’da sahile indik bu kez geçen yıl 360 kişiye istihdam sağlayan büyük bir oteldeyiz. Bu yıl düşen turist sayıları sebebiyle çalışan sayısını 220’ye çekmiş. Bunun bile fazla olduğunu söylüyor. Kaliteyi daha fazla düşürmemek için böyle bir yöntem belirlemiş. Geçen yıl yüzde 85 doluluğa sahip olan otelde bu yıl oran yüzde 25’lerde. Şu anda en iyi durumda olan otellerden biri olduklarını söylüyor otel sahibi.
4) Yataklar lobide üst üste dizilmiş
Söz konusu otelin hemen yanı başındaki otele geçiyoruz. Denize sıfır konumda bir otel olmasına rağmen kapalı. Bu yıl da açılması planlanmıyormuş. Müşteri gelmediği için otelini açmamayı tercih etmiş. Otelde kimse yok. Kapıları açık. Lobisinde yataklar üst üste dizilmiş. Sahil tarafında ise hiç bir hareket yok. Açık olan otellerin sahil kısmında ise şezlonglar boş. Çok az kişi var.
5) Günlük ciroda büyük düşüş
Almanların ve Rusların diğer gözde tercihlerinden Side ve Manavgat’ta da durum pek parlak değil. Sahiller çok kalabalık değil. Yönümüzü Antalya’nın en önemli turizm merkezlerinden Belek’e çeviriyoruz. Milyonlarca liralık otel yatırımlarının olduğu bölge de çok hareketli değil. 5 yıldızlı otellerin plajlarında eski kalabalık yok. Otel sahiplerinin sahillere yaptırdığı iskeleler ve üzerinde yer alan şezlonglar da boş. Belek’in merkezindeki çarşı ve sokaklar gündüz saatlerinde neredeyse tamamen boş. Turistlerin akşam çıkacağını düşünerek aynı yerlere saat 21.00’den sonra tekrar gidiyoruz. Ancak durum pek farklı değil. Konuştuğumuz bir gözlük dükkanı sahibi 7 yıldır bölgede olduğunu ancak bu kadar kötü bir durumla karşılaşmadığını söylüyor. Bir otelde de mağazası olduğunu kaydeden esnaf, “Bu sene bir tanesini kapatacağız. Çünkü kiralarını karşılayamıyoruz. Yıllık kira 60 bin Euro’yu buluyor. Geçen yıl günde 4 bin lira ciro yaparken şimdiki ciromuz 200 TL’yi geçmiyor” diyor.
6) 10 yıldır ilk kez kira ödeyemedim
Belek’ten sonraki durağımız Antalya’nın Muratpaşa ilçesindeki Lara bölgesi. Alanya ve Belek’ten pek farkı yok. Ücretsiz, ücretli halk plajlarında ya da otellerin sahillerinde yüzen çok fazla insan ile karşılaşılmıyor. 500’den fazla odası olan otellerin sahillerindeki insanlar rahatıkla sayılabiliyor. Bir otelin çalışanı ‘geçen yıl burada sezlong kavgası olurdu’ diyor. 5 yıldızlı otellerin plajlarında su sporları alanında hizmet veren işletmeler de turist olmamasında şikâyetçi. Kundu Su Sporları Kooperatifi Başkanı Turgay Sulu, “Haziran ayının ortasındayız ama mart ya da nisan ayında yakaladığımız cirolara ulaşamıyoruz. 10 yıldır ilk defa kiramızı ödeyemez duruma düştük. Kiralar yıllık 30 bin ile 100 bin Euro arasında değişiyor. Günde en az 2 bin 500 Euro kazanmamız gerekiyor ki kirayı ve çalışanların maaşlarını ödeyebilelim. Ancak 30 Euro ile günü kapattığımız oluyor. Daha sezon başından bu yana 3 kişiyi işten çıkarmak zorunda kaldım” ifadelerini kullanıyor. Aynı bölgede hizmet veren dalış okulu sahibi Emekli Deniz Kuvvetleri Sas Komandosu Cüneyt Topçubaşı da “Ancak geçmişten birikimi olanlar idare edebiliyor. Bazı günler hiç denize açılmadığımız oluyor. Bir yandan kaçak işletmelerle uğraşırken, şimdi de turist yokluğu ile uğraşıyoruz” diyor.
7) Restoranlarda boş masalar
Sahiller ve otellerde durum böyleyken turist sayısını düşmesinden dolayı en büyük darbeyi yiyenler arasında Antalya’nın merkezi de bulunuyor. Tarihi Kaleiçi mevkinin çarşısı ve sokaklarındaki restoranlar, işletmeler, hediyelik eşya dükkanları yokları oynuyor. Her daim kalabalık olan Kaleiçi’nde bu yıl pek fazla turist yok. Yerli turist de pek fazla göze çarpmıyor. Restoranlar masaları hazır bir şekilde müşteri bekliyor. Kaleiçi’nde gümüş ürünler satan bir esnaf, “Geçmişte oturmaya vakit bulamazdık. Şimdi oturmaktan başka bir şey yapmıyoruz. Soru sormak için bile turistler gelmiyor” diyor. Kaleiçi’nin meşhur butik otelleri de sıkıntılardan nasibini almış. Geçen yıl oda-kahvaltı geceliğini 100 liraya sattıklarını, şimdi ise 65 liraya düşmelerine rağmen otellerini dolduramadıklarını söylüyor. Saat 23.30’a kadar durduğumuz Kaleiçi’nde esnaf tezgahlarını 21.30’da toplamaya başlıyor. Eğlence mekanları ise boş masalara müzik yayını yapıyor. Bir bar sahibi sezon açılmasına rağmen uzun süredir geceleri 1-2 masaya hizmet verdiğini söylüyor.
8) İki oteli birleştirmelerine rağmen doluluk sağlanamadı
Antalya’da son olarak Kemer ve Tekirova’ya gidiyoruz. Kemer’de de açılmayan oteller var. Açık olan otellerin bazılarında ise turiste rastlanmıyor. Havuzları bomboş. Liman bölgesindeki restoranlarda da hareketlilik yok. Dünyaca ünlü zincir restoranlar da bile kalabalık yok. Bölgede konuştuğumuz taksici esnafı da durumda şikayetçi. Bir taksi durağında konuştuğumuz taksiciler, “Geçen yıl durak 18 taksi durmadan çalışırdı. Şimdi sadece 9 taksi durağa geliyor. Diğerleri hiç işe çıkmıyor bile. Çalışan 9 taksi de günü 1-2 işle kapatıyor. 24 saat çalışan bir taksinin günlük cirosu yüzde 80’e yakın düştü” ifadelerini kullanıyor. Kemer’de 5 yıldızlı iki oteli olan bir işletmeci ise bir otelini açmamayı tercih etmiş. Kapalı otele gelen rezervasyonları da açık olan oteline yönlendiriyor. Buna rağmen açık olan otelini dahi dolduramadığını belirtiyor.