Giresun’un Şebinkarahisar İlçesi’nde bulunan Meryem Ana Manastırı’nın, restorasyon çalışmasının bu yıl içinde tamamlanarak turizme açılması hedefleniyor.
İlçenin Kayadibi Köyü yakınında bulunan ve Türkiye’nin kaya içine yapılan ikinci büyük manastırı olan Meryem Ana Manastırı’nın restorasyon çalışmalarının 2006 yılında başladığını kaydeden Giresun İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Hüseyin Günaydın, “Manastır, proje çalışmasından 3 yıl sonra bu duruma geldi. Geçtiğimiz günlerde de geçici kabulü yapıldı. Çalışmaları kısa sürede tamamlayıp inanç turizmine açmayı hedefliyoruz” dedi.
Giresun Müze Müdürü Hulusi Güleç de Meryem Ana Manastırı’nın M.S. 2. Yüzyıl’dan itibaren kullanıldığını düşündüklerini belirterek, şunları söyledi: “Roma döneminde Hristiyanlık 200 yıl boyunca yasaklanmış. Yasaklanan süre içerisinde Hristiyan din adamları kuytu köşelerde, buradaki manastır gibi kayalıklar içerisindeki alanlara çekilmiş, kendilerine göre ibadethane yapıp Hristiyanlık dinini yürütmeye çalışmışlar. 2006 yılında restorasyon için proje çalışması başlattık, 2011 yılında da burada kazı yaparak arkeolojisini çözmeye çalıştık.
Arkeolojik kazı sonucunda ihalesi yapıldı ve 2012-2013 yıllarında ihale devam etti. 2014 yılında ihale ve restorasyon kısmı tamamlanacak. Manastır 4 kademeden yapılmış. İlk kademede sosyal ihtiyaçların görüldüğü banyo, tuvalet kısımları var. Hemen onun üzerinde mutfak ve öğrencilerin yemek yediği alanlar var. Bir üst kısımda ise dershaneler, öğrencilerin ve din adamlarının kaldığı yatakhaneler bulunuyor. En üst kademede ise ibadetin yapıldığı kilise bulunuyor. Restorasyon da bu şekli ile orijinal yapısına uygun olarak yapılıyor. Ayrıca manastıra çıkamayanlar için kayalıkların dibinde bir de şapel bulunuyor. 2014 yılında buranın restorasyonunu bitirerek turizme açmayı düşünüyoruz.”
BARTHOLOMEOS İLE GÖRÜŞÜLDÜ
Proje hazırlanırken sanat tarihi danışmanıyla birlikte Fener Rum Patrikhanesi’ne gidilerek Patrik Bartholomeos ile görüştüklerini de kaydeden Güleç, şöyle devam etti:
“Fener Rum Patrikhanesine gidilerek Bartholomeos görüşüldü. Burası ile ilgili kayıtlar elde edilmeye çalışıldı. Ancak çok fazla bir bilgi elde edilemedi. Biz yine de orijinal yapısını baz alıp ona bağlı kalarak restorasyonunu tamamlayıp turizme kazandırmayı planlıyoruz. Sümela Manastırı’nın önemi ne ise Meryem Ana Manastırı’nın da önemi odur. Aynı mimari tarzda ve aynı coğrafyada yapılmış. Sarp bir kayalığın ortasında yapılmış muhteşem bir yapı. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre kaya içine oyulara yapılan Sumela’nın ardından ikinci manastır burası. Bu açıdan Şebinkarahisar ilçesi inanç turizmi bakımından önemli bir yer. Sadece bu manastır değil çok önemli kilise de bulunuyor. En kısa zamanda o kiliselerin restorasyonlarına da başlayacağız.”
SÜMELA MANASTIRI KADAR ÖNEMLİ
Hulusi Güleç, manastırın tanıtımı için çeşitli çalışmalar yaptıklarını da kaydederek, “Sempozyumlarda manastırı arkeoloji dünyasına tanıtmaya çalışıyoruz. Seyahat acentaları ve tur operatörlerine burası için hazırladığımız broşürleri göndererek Şebinkarahisar ilçemizde tıpkı Trabzon Sümela Manastırı gibi bir manastırın olduğunu ve onun kadar değer taşıdığını göstermeye çalışıyoruz” dedi. (Dünya)