Setur Ürün Yönetimi Direktörü Serhat Günay, ITB Berlin’de GM’in sorularını yanıtladı. Günay, “Bu enerjiyi hiç düşmeden Antalya’ya, Antalya Turizm Fuarı’na taşırız. Şu an sezonun başındayız, Antalya Turizm Fuarı’nda yavaş yavaş tezgahımızı toparlar duruma geliyoruz. ATF’ye enerjimizi taşır, ne kadar güzel ve kazançlı bir sezon geçirdik diye kutlama yaparız” dedi.
ŞAHANE BİR SEZON BEKLİYOR
Türkiye’yi iç pazarda nasıl bir sezon bekliyor?
İç pazarda Türkiye’yi şahane bir sezon bekliyor aslında. Biz turizmciler hep umutlu olmak zorundayız. Hep yarından güzel şeyler beklemek durumundayız ama bu defa sanki kendimizi motive edeceğimiz başka güçlere de ihtiyaç kalmadı gibi gözüküyor. Şu anda geçen seneki rakamlarla bu seneki rakamları kıyasladığımızda çok ciddi artışlar görüyoruz.
Türkiye’de tatil kültürünün ve tatil ihtiyacının artık herkesçe içselleştirilmesi, tatil için her ailenin kendi çapında bütçe ayırması bunda etkili faktörler oldu. Bu yıl fiyatların otelci dostlarımız tarafından da ulaşılabilir şekilde hazırlanmasından dolayı şu an iç pazar bizim açımızdan iyi gidiyor. Beklediğimiz rakamların üzerinde devam ediyoruz. Umarım sonraki aylarda da bu trend böyle devam eder.
“KUTUP YILDIZIMIZ VEHBİ KOÇ”
İlk iç pazar acentelerinden bir tanesisiniz. Geçenlerde bununla ilgili en eski, ilk olan şirket hangisi diye baktığımda şaşırdım.
Doğru, biz 60 yılı aşkındır sektördeyiz ve 60 yılı aşkındır sektörde kesintisiz hizmet veren tek turizm şirketiyiz. Malum merhum kurucumuz rahmetli Vehbi Koç. Kendisi de bu ülkeye aşık bir yatırımcıydı. Bu ülkenin olmazsa olmazlarından bir tanesinin, klasik tabirle ‘bacasız endüstri turizm’ olduğuna inanmış ve kendinden sonraki nesillere de bunu inandırmış bir yatırımcıydı. Dolayısıyla bizim kutup yıldızımız Vehbi Bey’dir. Biz onun ışığında Türkiye’ye, Türkiye turizmine katkıda bulunmaya, her şeye rağmen bu sektöre yatırım yapmaya devam ediyoruz.
Sadece iç pazarla değil, farklı pazarlarla da farklı projelerimiz var. Ülkeye katma değer sağlayacak her türlü yatırımı değerlendiriyoruz. Bizim için turizm yalnızca bir ticari faaliyet değil. Bizim için turizm, ülkeyi sevmek, ülkeye sahip çıkmak, ülkeyi zenginleştirmek, istihdam yaratmak bu ülkenin sahibi olduğu ve dünyanın başka hiçbir coğrafisiyle kıyaslanmayacak zenginlikleri bütün dünyaya göstermek.
Bu yolda ilerliyoruz. Kültürümüz bu, yeni arkadaşlarımıza da bu kültürü aşılamaya gayret ediyoruz. Setur bayrağını, Koç bayrağını her zaman ülkeye katma değer sağlayan, ülkeyi güçlendiren bir simge olarak taşımaya devam edeceğiz.
“TEKNOLOJİYE BÜYÜK PARALAR VE ODAK HARCIYORUZ”
Önümüzdeki süreçte sektöre ‘artı’ sağlayabilecek, aklınıza gelen ilk konu nedir?
Bizim okuduğumuz şu, dünya dönerken her sektör dönüşüyor, çok hızlı dönüşüyor. Biz turizmin konvansiyonel tarafının günden güne zayıfladığını artık insana odaklanacak teknolojik yatırımların, dijital dünyanın turizme daha efektif hizmet edebilecek noktaya gelmesini bekliyoruz. Dolayısıyla şu anda en büyük yatırımlarımız IT yatırımları, teknolojiye büyük paralar ve ciddi bir odak harcıyoruz. Dolayısıyla burada dünya standartlarının üzerinde yani dünyayı yakalamak değil, öncülük yapabilecek projeler hazırlıyoruz.
‘Sahip olduğumuz, bize ait olan her şeyi; denizimizi, güneşimizi, kültürümüzü, medeniyetimizi, değerlerimizi turiste en hızlı ve kolay şekilde nasıl ulaştıracağız?’ sorusunun peşindeyiz. Ekibimiz durmaksızın ‘Nasıl daha iyi yapabiliriz?’ diye düşünüyor. Biz de geleceği böyle görüyoruz ve böyle yatırım yapıyoruz.
ENERJİYİ DÜŞÜRMEDEN ATF’YE
Şu an ITB fuarındayız. Bu dünyanın en büyük turizm fuarlarından bir tanesi müthiş bir katılım ve enerji var ve bu enerjiyi hiç düşmeden Antalya’ya, Antalya Turizm Fuarı’na taşırız. Şu an sezonun başındayız, Antalya Turizm Fuarı’nda yavaş yavaş tezgahımızı toparlar duruma geliyoruz.
Bu enerji, bu güleryüz ve bu pozitif havayı inşallah Antalya Turizm Fuar’ına taşır, ne kadar güzel ve kazançlı bir sezon geçirdik diye kutlama yaparız diye düşünüyorum.