Dr. Ahmet Savaşan: “Sağlık Turizmi’ne Katkılarımız Sürüyor!”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) turizm ve sağlık alanında en geniş temsiliyete sahip tek kuruluşu olan Sağlık Turizmi Konseyi’nin Başkanı ve Dünya Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Savaşan ile Kuzey Kıbrıs’ın Sağlık Turizmi olanaklarını değerlendirme fırsatı bulduk.
Sizi ve konseyinizi tanıyabilir miyiz?
20 yıla yakın bir süre KKTC’nin en büyük üniversitesi olan Yakın Doğu Üniversitesi’nde (YDÜ) turizm ve sağlık alanlarında üst düzey yöneticilik görevlerinde bulundum. Ayrıca Acenteler Birliği Genel Sekreterliği, Kıbrıs Türk Hava Yolları Denetim Kurulu üyeliği yaptım. Kuzey Kıbrıs’ta 100’den fazla ulusal ve uluslararası kongrenin organizasyon kurulu başkanlığını yürüttüm. Sektöre yetişmiş bireyler kazandırmaya yönelik olarak ülke üniversitelerinde ilk “Sağlık Turizmi” dersini YDÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde açarak vermeye başladım. Halen, turizm, sağlık ve eğitim alanlarında akademik çalışmalar yapmaya devam ediyorum.
Kuzey Kıbrıs’ta Sağlık Turizmi’nin geliştirilerek ülke içi katma değerin arttırılmasına katkıda bulunmak amacıyla 2015 yılında, Sağlık Turizmi Konseyi’ni kurduk. Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği, Kıbrıs Türk Otelciler Birliği, Serbest Çalışan Hekimler Birliği, Özel Hastaneler Birliği, Kıbrıs Türk Rehberler Birliği Başkanları ile YDÜ ve Hastanesi ile saygın otel ve tur operatörlerinin başkan ve yöneticilerini bir araya getirdik. Kuzey Kıbrıs’ın turizm ve sağlık alanındaki en geniş temsiliyete sahip tek kuruluşu olma özelliği taşıyan konseyimiz, 58 ülke ile birlikte Dünya Sağlık Turizmi Konseyi’nde, Dünya Engelliler Birliği’nde (WDU) ve Türkiye Sağlık Turizmini Geliştirme Konseyi’nde ülkemizi temsil ediyor.
Kıbrıs adası ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Kıbrıs, Aşk ve Güzellik tanrıçası Afrodit’in doğduğu, William Skakespeare ile Leonardo Da Vinci’nin eserlerine ilham veren, kıtalararasındaki inanç yollarının kesiştiği, Walt Disney’in ‘Uyuyan Güzel’ ine konu olan St. Hilarion kalesinin bulunduğu, 10 bin yıllık köklü tarihe sahip aşk ve sevgi adasıdır. Kuzey Kıbrıs, 100 ülkeden, 101 binden fazla öğrencinin üniversite eğitimi almak için tercih ettiği, nüfusunun iki katından fazla turisti ağırlayan bir eğitim ve turizm ülkedir.
Ülkemiz, konuklarını 300 günden fazla güneşle buluşturan, 10 ay deniz keyfi yaşatan, altın kumsalların ve geniş konaklama imkânlarının bulunduğu bir adadadır. Kuzey Kıbrıs, prestijli kongrelere, dünya şampiyonalarına, renkli ulusal ve uluslararası festivallere, muhteşem düğünlere ev sahipliği yapan, su altı dalış, deniz ve havacılık başta olmak üzere spor turizmine elverişli bir ada olduğu kadar, sunduğu eko ve agro çeşitliliği ile herkesi şaşırtan ve misafirperver, sevecen insanlarıyla sıcaklığını derinden hissettirmeyi başaran ender turizm destinasyonlarından biridir.
Kuzey Kıbrıs’ta alternatif turizme katkılarınız neler?
Her şeyin hızla değişip, geliştiği, kendini sürekli yenileyen, güncelleyen dijital bir çağda yaşıyoruz. En az teknoloji ve bilim kadar hızla gelişen ve değişken bir diğer küresel sektör de turizmdir. Değişen çağ kendi insan modelini oluşturup, yeni ihtiyaçları beraberinde getirdiği gibi, yine kendi arzını da doğal olarak oluşturuyor. Bu büyük dönüşümün hızına diğer sektörlere nazaran fazlasıyla iç dinamiğe ve çeşitliliğe sahip turizm de ayak uydurmak zorundadır. Biz de adada Alternatif turizmi geliştirmek için sağlıktan, spora birçok turizm dalının gelişimi için tüm çalışmaları gerçekleştiriyoruz.
Kuzey Kıbrıs’ın Sağlık Turizmi’ne yönlenmesinin nedeni nedir?
Modern insan hem sağlığını koruyup geliştirmek hem de en yeni ve etkin tedavilere ulaşmak için küçülen dünyada küresel sağlık hizmetlerine ulaşmak istiyor. Giderek yaşlanan bir dünya nüfusu, sağlıklı bir ileri yaşlılık yaşamak istiyor. Hatta yaşlanmamak istiyor. Sağlıklı olmak yalnızca fiziksel olarak değil aynı zamanda ruhsal olarak. Sosyokültürel olarak da “fit olmak” olarak algılanıyor.
Bu değişen sağlık paradigması Wellness kavramını yaratıyor. Deniz, kum ve güneş üçlemesi ile bağlantılı klasik yaz tatili anlayışı, SPA ve Wellness ile karakterize çağdaş ve sağlıklı bir yaz ya da kış tatili kavramına doğru kayıyor. Artık günümüz insanı bütünsel sağlık yaklaşımını benimsiyor. Tatil ile sağlığı, turizm ile sağlığı bağdaştırıyor. Modern bilimsel tıptaki tüm yeni ve teknolojik gelişmelere sadece sağlık ve tedavi amaçlı değil güzellik ve “yaşlanmamak” (anti-aging) için de ulaşmak isteniyor. Sağlık Turizmi Dünya’da ve ülkemizde çok hızlı gelişen “yeni” bir turistik eğilim. Bununla birlikte 1 trilyon dolarlık dünya ilaç endüstrisinden yaklaşık üç kat daha büyük. Pek çok ülke gibi bizi de bu alanda ürünler geliştirmeye motive ediyor.
Detaylar gmdergi’nin yeni sayısında!