We-Flytour-GM-Banner-Animation
We-Flytour-GM-Banner-Animation
Anasayfa Sektörel Haberler SELÇUK MERAL- UMUDU UÇURUYORUZ !

SELÇUK MERAL- UMUDU UÇURUYORUZ !

GM TURİZM VE YÖNETİM DERGİSİ

 

Umudu uçuruyoruz!

Yine yönetilmesi gereken bir krizin içerisindeyiz. Her tür gelişmenin bir krize dönüşmesi bizim ülkemizde olası, her ne kadar turizmin yapısından da olsa bizim sektör kurgumuzdan da kaynaklanmakta her krizin bizi bulması.

Hani krizleri iyi yönettiğimize dair bir kanı var ya, o da çok doğru gelmiyor artık bana. Öyle ya, biz her krizi iyi yönetiyorsak eğer, her yeni krizden bu denli sarsılmamalıyız. Yapısal reformları gerçekleştirebiliyor olsak, HER KRİZDE AYNI ŞEYLERİ KONUŞMUYOR OLURDUK ÖNCELİKLE.  Ama durum onu göstermiyor, krizlerin karşısında genelde tüm sektörlerin olduğu gibi iki formülümüz var. Onlarda fiyat indirimi ve devlet babadan harçlık istemek. Yine aynısı olmadı mı ? Hepimiz hükümetin açıkladığı paketi konuşuyoruz, yeterli gören sayısı çok çok az. Paketin olumlu yanı, ilk defa 9 maddelik bir paketin açılmış olması. Bu tesbit bile çok acı.

Cari açığın en önemli çarelerinden olan bir koskoca sektör , ilk defa ele alınarak destek düzenlemeleri içeren bir pakete kavuşmakta. Kimilerimiz buna ekranlarda şükretmekte ve “Devlet baba bizi nihayet gördü” diyerek sevinmekte.Yani gülüyoruz, ağlanacak halimize.

Özetle; paket oluşturulması olumlu, ancak içeriği yapısal reformlar içermediğinden krize kalıcı çözümler üretmekten uzak. Bir yandan buna teşekkür edebiliriz, ama açıklamalarımızla kimseyi “Bu krizi çözdük” inancına sürüklememeliyiz.

 

Amerika’yı yeniden keşfetmemize bile gerek yokken, bir türlü yapısal reformları gerçekleştiremiyor oluşumuzu görmek, bu vatanı seven herkes için bir mesele olmalı. Konunun üç, beş otel patronunu etkiliyormuş havası var adete. Bu inanılması güç, ama öyle. Kahvehane sohbetlerinde konu olup turizmci tanıdıklara sorulcak bir muhabbet başlığı değil bizim kriz.

 

Biz de turizm endüstrisinin en önemli ürünü konaklama sektörü. Türkiye Turizmi’nin bir felsefesi olmadığı gibi, ülke turizminin tematik bir derinliği de yok, kurgusu da.

 

Japonya’yı hayal edin, hemen aklınıza mimarisi, kendine özgü kültürü gelir ve gittiğinizde de bunları yaşarsınız. Ya da  Mısır’ı düşününce oryantalist kokusu burununuza geliverir ve sıkça krizler ile boğuşuyor olmasına rağmen  felsefesini korur. Tüm pazarlamasını dayandırdığı oryantalist tarz, Mısır kültürü, piramitler ve Ramses hiç değişmez. Biz de ise her şey birbirine girmiş durumda,  türkiye denildiğinde, ne modern Türkiye, ne Doğulu yaşam ve oryantik hava, ne özgün bir mimari ne de eşsiz bir tarih gelir aklınıza. Aslında hepsi bizimdir. Ama bu turizm ürününün ve ülke imajının felsefesine ince ince işlenememiş durumda.

 

Rakip ve komşu ülkemiz Yunanistan’ı düşünürsek; Yunanistan’ı ziyaret eden Rus turist sayısı yüzde 63 azalma yaşamısına karşın, üstelik  ekonomik darboğazda olmasına rağmen turizm gelirlerini yüzde 6 (14,2 Milyar Euro ) arttırarak, turist sayısında da yüzde 7 (23,6 Milyon) artış yakaladı. Sizce bunu neye borçlu ?

 

Paris’i ele alın, romantizmin başkenti, aşıkların şehri, ya İstanbul ?

 

Bir gün, her şeyin daha iyi olacağını düşünmek umudumuz; bugün her şeyin iyi olduğunu düşünmek, yanılgımızdır.

 

Yine de unutmayın! Umut uyanık insanların rüyasıdır.

 

 

 

 

Yorum Yaz

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.