Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Antalya’da gerçekleştirdiği basın toplantısı ile TÜROFED’in 10. Yılını değerlendirerek turizm sektörü ile ilgili ciddi uyarılarda bulundu. Osman Ayık, “2015 yılı kaybımız yaklaşık 5 milyar doları bulacak” dedi.
TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, TÜROFED Başkan Yardımcıları Ahmet Tok, Sururi Çorabatır, Mehmet İşler, TÜROFED Genel Sekreteri Savaş Çolakoğlu, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyeleri Murat Toktaş, Bülent Bülbüloğlu, Tayyar Zaimoğlu, Halil Özyurt, Burhan Sili, Gülçin Güner, Haluk Beceren, Gazi Murat Şen ve AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman katıldı.
Osman Ayık’ın açıklamaları şöyle:
TÜROFED 10 YAŞINDA
Bilindiği gibi Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), otel işletmeciliği mesleği başta olmak üzere, turizm mevzuatı kapsamına giren ve girebilecek olan meslek mensuplarının ortak ihtiyaçlarını karşılamak; mesleki etkinliklerini kolaylaştırmak; mesleğin genel menfaatlerine uygun olarak gelişmelerini sağlamak; meslek mensuplarının birbirleri ve ve kamuoyu ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak; meslek ahlâk ve disiplinini korumak; turizmin, bütün fonksiyonları ile ülke yararına gelişmesini sağlamak amacı ile üyelerine etkili ve düzenli hizmet verebilmeleri için mesleki birlik ve beraberliğin kurulmasını sağlamak; derneklerin birbirleri ve merkezle işbirliğini ve koordinasyonunu gerçekleştirmek; üyelerin birbirleriyle, turizme ilişkin kamu ve özel sektör kuruluş ve örgütleri ile olan ilişkilerini koordine etmek; aralarında hızlı ve doğru bilgi alışverişini sağlamak amacıyla 30.06.2005 tarihinde Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB), Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD), Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD), Bodrum Turistik Otelciler İşletmeciler ve Yatırımcılar Derneği (BODER), Çukurova Turistik Otelciler Birliği (ÇUKTOB), Ege Turistik İşletmeciler Derneği (ETİK), Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği (GÜMTOB), Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) ile başlayan yolculuğumuz, sivil toplum kuruluşların önemini bilen ve Türkiye Otelciler Federasyonu’nu Türkiye’nin turizm sektörünün şemsiyesi yapma hedefiyle yönetimlerde görev alan arkadaşlarımızın çabası ve işletmecilerimizin katılımıyla daha sonra Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (DENTUROD), Fethiye Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (FETOB), Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB), Kuşadası Otelciler ve İşletmeciler Birliği (KODER) Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD) ve Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (GATOD) ile Federasyonumuz genişlemiş ve bugün Türkiye’nin coğrafi dağılımı doğrultusunda Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesini de içine alan bir şemsiyeyi oluşturmanın haklı gururunu taşımaktadır.
Bugün 14 bölgesel derneğimiz ve bunlara bağlı Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli 2.500 üyesiyle, Türkiye ibaresini hak edecek bir nitelikte otelcilerimizi bir araya getirmiş olmaktan mutluyuz.
TÜROFED olarak asıl vizyonumuz, ülkemizde faaliyet gösteren Bakanlık ve belediye belgeli ayrımını ortadan kaldırarak tek bir belge altında, tüm konaklama ve yeme-içme tesislerini dünya turizm gelişmelerine uygun, çağdaş, yüksek kalitede bir şemsiyenin altına toplamaktır. Kolay bir hedef olmadığını biliyoruz, ancak göstereceğimiz çaba ve etkinliklerle hedefimize doğru yürüyeceğiz. Ayrıca bugüne kadar kamu kuruluşları tarafından yapılan belgelendirme işlerini üzerine alarak turizm alanında hem haksız rekabeti önlemek hem de bütünleşmeyi sağlamak açısından yeni bir anlayışı ortaya koymak istiyoruz.
Kendi etik değerlerimizi de oluşturmak ve bu konuda etkin çalışmak için sivil toplum örgütlerinin yararına inanan tüm sektör bileşenlerini federasyonumuza davet ediyoruz.
Bu vesile ile bugüne kadar sektörümüzün gelişmesine katkıda bulunanlara, TÜROFED’in kuruluşundan bu yana emeği geçenlere, sektörümüzde çalışan tüm emekçilere şükranlarımızı sunarız.
TÜRKİYE EKONOMİSİNİN LOKOMOTİF SEKTÖRÜ TURİZM
Türkiye otelcilik sektörü olarak yaklaşık 80 milyar ABD Doları yatırım sermayeli gücüyle yılda 35 milyar ABD Doları üzerinde turizm geliri sağlamakta, yaklaşık 40 milyon turistin konaklamasına olanak vermekte ve bu tesislerimizde emek yoğun sektör olarak 1.200.000 kişiye iş olanağı yaratılmaktadır. Bu da istihdamın yaklaşık yüzde 9’una tekabül etmektedir. Aileleri ile birlikte yaklaşık 6 milyon kişiye ekonomik katkıda bulunan turizm, 54 yan sektörle iş ilişkisinde bulunmaktadır. Türkiye’nin cari açığının kapatılmasında önemli katkısı bulunmakta ve ihracatımızın % 20’sini turizm sektörü gelirleri oluşturmaktadır. Ayrıca ihracat kalemi olarak değerlendirildiği zaman yüzde 95 yerli sermaye kullanılmaktadır.
Turizmin en önemli aktörlerinden biri olarak Türkiye turizminin zorlu bir süreç geçirdiğini üzülerek belirtmek istiyoruz. Bu zorlu süreci iyi yönetemezsek daha olumsuz sonuçların ortaya çıkacağını görmekteyiz.
Türkiye turizmi, kısa sürede mucizeler yaratarak dünya turizm otoritelerinin başarı örneği olarak gösterdiği bir grafik ortaya koymuştur. Türkiye, son 30 yılda 400 bin turistten 42 milyon turist ağırlayan ve 400 milyon dolardan 36 milyar dolar turizm geliri sağlayan dünyanın sayılı turizm ülkelerinden biri haline gelmiştir. Bu başarı özel sektör ve devletin el ele vermesi sayesinde elde edilmiştir.
Türkiye turizm sektörü, her zaman kendi ayakları üzerinde durmayı başaran, krizleri iyi yöneten ve krizlerden büyüyerek çıkan bir sektör olmuştur. Ancak bu sefer durum çok daha farklıdır. Turizmcilerimiz sorunların çözümü konusunda artık tıkanmış durumdadır.
Bilindiği gibi ana pazarımız Almanya’da; turizmcilerimizin gösterdiği öngörü sayesinde yaptığı atakla kısmen artış yakalanmakla birlikte Rusya pazarındaki durumun düzelmemesi nedeniyle ciddi bir sıkıntıya düşülmüştür. Yılın ilk yarısında sadece Antalya bölgesinde yüzde 9’luk bir düşüş yaşanmaktadır. Ayrıca konaklamadaki ortalama kalış süresi 9.5 günden 8 güne inmiş durumdadır. Dolayısı ile yılsonu etkisi daha büyük olacaktır. Tahminlerimize göre turizm gelirimizin çarpan katkısı da ele alındığı zaman yaklaşık 5 MİLYAR DOLAR kayıp söz konusu olacaktır. Bu kayıp sadece turizmcileri değil tüm ekonomiyi de etkileyecektir. Cari açığa ve istihdama büyük bir katkı sağlayan turizm sektörü 2016 ve 2017 yılında da bu tehlike ile karşı karşıyadır.
Yapılacak olan ise gayet net bir şekilde bellidir.
1- Turizmin devlet politikası haline getirilmesi
2- Turizm Teşvik Kanunu’nun güncellenmesi
3- Tüm turizm sektörü bileşenlerinin oluşturduğu çatı örgütünün oluşturulması
4- Belgelendirmedeki farklılıkların ortadan kaldırılması
5- Ortak bir stratejinin ve tanıtımın belinlenmesi
6- 12 ay istihdam için prim desteğinin sağlanması
7- Kamu-özel sektör işbirliğinin sürdürülmesi
Eğer 2023 yılında 50 milyon turist 50 milyar dolar turizm geliri hedefliyorsak bir an önce harekete geçmemiz gerekmektedir.
2 yorumlar
oncelıkle personel ıhtıyacı ve egıtımı olmalı yoksa bu stratejıler nasıl hayata gecsın…
Eğitimli insanı sektörde tutun, saydığınız o 7 madde zaten kendiliğinden oluşacaktır..Eğitim derken de, şu uyduruk kurslardan bahsetmiyorum..