Masmavi denizleri ve tertemiz koyları ile çok özel bir turizm destinasyonunda bulunan Türkiye, kruvaziyer turizminde çıtayı yükseltti. Camelot Maritime Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, “Ülke olarak deniz turizminde çok önemli avantajlara sahibiz. Akdeniz Çanağı’ndaki en avantajlı ülkelerden biriyiz. Karadeniz gibi eşsiz ve devasa bir hinterlanda sahip bir denizimizin olması da cabası… Bütün bu bileşenlere ek olarak hizmet sektöründe de dünya standartlarının üstünde olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ekonomimizin kilidinin kruvaziyer turizminde olduğunu düşünüyorum. Kruvaziyer turizmi ülkemiz ekonomisine can suyu olacak” dedi.
Üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye, birbirinden güzel koyları ile kruvaziyer turizminin sayılı ülkeleri arasında geliyor. Akdeniz Çanağı’ndaki en önemli deniz turizmi destinasyonlarının başında gelen Türkiye’nin Karadeniz gibi çok önemli bir denizi ve hinterlandı da bulunuyor.
AVANTAJLARIMIZI İYİ DEĞERLENDİRMELİYİZ
Türkiye’de yabancı sahipli bir cruise gemisini işleten ilk firma olan Camelot Maritime Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Emrah Yılmaz Çavuşoğlu, Türkiye’nin kendine münhasır özellikleri olduğunun altını çizdi. Türkiye’nin hem jeopolitik olarak hem de tertemiz denizleri ile dünyada eşine az rastlanır avantajlara sahip olduğunu ifade eden Kaptan Çavuşoğlu, “Ülkemizin sahip olduğu coğrafi konum ve denizleri tüm dünyayı kıskandıracak türden. Akdeniz’e ek olarak bir de Karadeniz’imiz var. Rusya gibi bir dünya devinden tutun da Avrupa’nın en önemli ülkeleri Türkiye’yi tanıyor ve biliyor. Bizim ülke olarak yapmamız gereken tek şey reklamımızı daha etkili yapmak ve avantajlarımızı iyi anlatmak” dedi.
KRUVAZİYER TURİZMİ TÜRKİYE EKONOMİSİNE İLAÇ OLACAK
2021 yılında 78 kruvaziyer gemisiyle 45 bin 362 yolcunun Türkiye’ye geldiğini ifade eden Çavuşoğlu, “2022’de kruvaziyer gemi sayısı 12 katına çıkarak 991’e yükseldi. Yolcu sayısı aynı dönemde 22 katına çıkarak 1 milyon 6 bini aştı. 2023 senesinde kruvaziyer turizminin pik yapacağını düşünüyoruz. Türkiye’de kruvaziyer turizmi anlamında alınacak çok yol var. Özellikle yerel yönetimleri kruvaziyer turizmi konusunda bilgilendirmek ve yerel yönetimlerle iş birliği yapmak gerekiyor. Kruvaziyer gemileri limanladıkları ya da uğradıkları şehirlerin çehresini değiştiriyor. O şehirlerin gelişmesini sağlıyor. Kruvaziyer turizmi Türkiye ekonomisine ilaç olacak. Türkiye, deniz turizminden daha fazla kazanabilir” yorumunu kullandı.
DENİZCİLİK BAKANLIĞI DERHAL KURULMALI
Üç tarafı denizlerle çevrili olan bir ülkede ‘Denizcilik Bakanlığı’nın olmamasının büyük bir kayıp olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, “Denizcilik Bakanlığı’nın derhal kurulması gerektiğine inanıyorum. 3 tarafınız denizlerle çevrili olacak ama denizcilik bakanlığınız olmayacak… Bizler, ülke olarak maalesef denizlerimizden istenildiği ölçüde faydalanamıyoruz. Hayatında denize hiç girmemiş insanlardan tutun da, deniz ürünleri tüketimine kadar maalesef Avrupa ortalamasının çok altındayız. Deniz, bir lüks olmamalı. Deniz, ulaşılabilir olmalı. Biz, Camelot Maritime olarak ülkemizin KAMU tarafının başta olmak üzere tüm bileşenlerin denizcilik alanında daha aktif olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
HİZMET SEKTÖRÜNDE DÜNYA STANDARTLARININ ÜSTÜNDEYİZ
Türkiye’nin hizmet sektöründe dünya standartlarının üstünde olduğunun özenle altını çizen Camelot Maritime Genel Müdürü Kaptan Gürbüz Can, “Ülke olarak deniz turizminden tutun da deniz ulaşımına kadar çok ciddi avantajlarımız var. Bir de bu avantajlarımıza hizmet sektöründeki kalitemizi ve hizmet sektöründeki know howımızı ekleyebiliriz. Türkiye’nin kruvaziyer turizminde daha fazla gelir elde edeceğine inanıyoruz. Camelot Maritime olarak biz, ülkemize yaptığımız yatırımlarla denizcilik sektörümüzün çok daha ileri seviyelere ulaşacağına inanıyoruz. Kruvaziyer turizmindeki pastadan çok daha büyük bir dilim alacağımıza inanıyoruz” yorumunda bulundu.