Yaşar Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Kısım Başkanı Doç. Dr. Gökçe Özdemir, bu yıl başka yabancı gezgin sayısında düşüş beklenen ülkemiz turizmdeki bu zararın, ‘Ulusal turizm’ anlayışıyla önlenebileceğini ifade etti.
“YAŞANANLAR SÜRPRİZ DEĞİL”
Turizm pazarında yapılmış olan tasarısız yatırımların konaklama pazarında talep fazlalığı yaratarak pekçok otelin zararına çalışmasına sebep olduğunu dile getiren Doç. Dr. Gökçe Özdemir, “Turizm pazarında meydana gelen bu krizin sürpriz olmadığını tahmin ediyorum . Tasarısız yapılmış olan yatırımlar konaklama pazarında talep fazlalığı yarattı ve pekçok otelin düşük kar marjıyla çalışmasına neden oldu. Geçen yıldan itibaren da aslına bakarsak bu berbat gidişatın sinyalleri verildi. Turistler ve tur operatörleri Ülkemiz’yi turizm destinasyonu olarak ağır ağır gözden çıkardı.
Meydana Gelen son terör vakaları ise turizm sektörüne kuvvetli bir darbe vurdu ve otelleri kapanma noktasına getirdi. Meydana Gelen krizin tesirlerinin çoğalarak aynı ritimde devam edeceğini düşünmekteyim. Maalesef Türk turizm pazarında kriz idaresi fakat kriz olduğunda gündeme gelmektedir. Krizi hafif atlatmamıza kapı aralayacak uygulamalardan maalesef yoksunuz. Turizm yatırımlarında sağlıklı olmayan planlamaların yapılması, kitle turizmi ağırlıklı turizm sektörü ve belli başlı pazarlara ağırlık verilmiş olması riskin etkilerini arttıran unsurlar oldu” diye söyledi .
RUSLAR’IN YENİ GÖZDESİ UZAKDOĞU
Bugün içinde bulunulan koşullarda Avrupalı ve Rus turistlerin tercihlerini daha güvenli olarak gördükleri Uzakdoğu destinasyonları ve Akdeniz çanağındaki Yunanistan ve İspanya’dan yana kullanacaklarını belirten Özdemir nasıl bir strateji belirlemek gerektiğini şöyle anlattı: “Avrupalı ve Rus tur operatörleri Ülkemiz destinasyonuna karşı faaliyetlerini azaltırken, Ülkemiz’deki oteller yüzlerini Ortadoğu pazarına ve özellikle iç turizme doğru yönlendirmeye başladı.
Fakat oteller kısa dönemde kaybedilen pazarlardan meydana geliyor olacak zararı ve açığı kapatmak ve ulusal turizmi canlandırmak için iç turizme karşı yeni tanıtım taktikleri uygulamalı. Turizm işletmelerimiz maalesef ki Yunan adalarıyla de rekabet halindedir. Buradaki en büyün avantajımız ise konaklama tesislerinin epeyce yeni olması. Dolayısı Ile bu avantajımızı da iyi değerlendirmek şart.”
ZARAR BÜYÜK
Turizm gelirlerinin Türk ekonomisine olan katkısının yadsınamaz olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gökçe Özdemir, “Turizm, görünmez ihracat niteliği, istihdam yaratma gücü ve diğer sektörleri besleme özelliğiyle Türk ekonomisine mühim ölçüde katkıda bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı bilgilerine göre başka ziyaretçilerden ele geçirilen turizm gelirleri 2012 senesinde 22.4 milyar dolar, 2013 senesinde 25.,3 milyar dolar, 2014 senesinde 27.7 milyar dolar ve 2015 senesinde 25.4 milyar dolardır.
Senelere göre başka ziyaretçilerden ele geçirilen turizm geliri 2015 seneye kadar artış halindeyken, 2015 yılı turizm gelirlerinde 2014 seneye göre yüzde 8.4 oranında azalma dikkat çekmektedir. Bir diğer ifadeyle 2015 senesinde 2.3 milyar dolar zarar edilmiştir. Bu zarar oranının ve miktarının 2016 senesinde daha da çok olacağı aşikar. Dolayısı Ile turizm gelirlerinde öngörülen 4.5 milyar dolar değerinde zarar iyimser bir tahmin. Başka ülkelerin son dönemlerdeki Ülkemiz algısını değiştirmek ve iyileştirmek için acil tanıtım taktikleri geliştirmek gerekiyor. Ülkemiz adına olumsuz bir algı yerleşirse bunu pozitif bir yönde değiştirmek seneler alacaktır” diye konuştu.
OTELLER YENİ SAHİPLERİNİ BEKLİYOR
Ege Bölgesi’nde 908 otel etkileyici bekliyor. Ege Bölgesi’nde en çok satılık otel Muğla’da yer alıyor. İzmir’de ise 1 milyar 898 milyon lira değerindeki 203 tesis satılık.
