We-Flytour-GM-Banner-Animation
atf_banner-02
Anasayfa Güncel Turizm Destinasyonları Çıldırmış Olmalı

Turizm Destinasyonları Çıldırmış Olmalı

GM TURİZM VE YÖNETİM DERGİSİ

Turizm Destinasyonları Çıldırmış Olmalı

Noble Palace Otel‘in Genel Müdürü Haydar Çetin “Turizm Destinasyonları Çıldırmış Olmalı” yazısını Gm Turizm & Yönetim Dergisi okuyucuları için yazdı.

turizm trendleri
Dünya destinasyonu turizme yön vermeye devam ediyor. Turizmin çarkını hiçbir güç ve enerji insan faktörü olmadan çeviremez. Turizme yön veren ve hizmet kalitesiyle geleceği farklı kılan, elmanın bir yarısı turist, diğer yarısı da hizmettir. 2020 turizmi her ne kadar Dünya da iz bıraksa da, değiştirmeye gücü yetmeyecek faktörleri sürüklemeye devam etmekte. Turizmin yolcusu taşınır, karşılayıcısı ağırlar, tedarikçi ve işletmecisi mutlu kılar sistemi değişemez.

turizm destinasyonları

Turizmin akordu, güneş ile kar, İki dirhem bir çekirdek kardeşti 2020 yılına kadar. Her ne kadar farklı kültür anlayışıyla reklam yapsak ta, asıl tatil gerçeğinde güneşin parlaklığı yatar. Turizmci yaz sezonunda güneşin yakıcı sıcaklığına göre işletme fiyatını belirler. Az sıcak az para, çok sıcak fazla para demek. Kış soğuğa ve yağmura göre değil, KAR’ a göre değer kazanır. Ne kadar az kar beyaz, ne kadar fazla kar beyazsa, fiyatı ona göre KAR belirler. İşletmenin lükslüğü veya bölgesel oluşumu, arz ve talep belirler. İşletmelerin devamlılık esasını, gelecek misafirlerin ekonomik gücü ve tanıtımı yön verir. Öyle ki yan yana iki farklı işletmenin tüm hizmet koşulları aynı olsa da, fiyat farklılığı normaldir. Çünkü iş verenle, işçisi aynı bölgeyi seçebilir fakat, aynı otelde konaklama yapmak istemeye bilir. Fiyatın farklılığı tüm işletme ve bölgesel destinasyonlarda değişse de, fiyat değişimi sorgulanamaz. Bakanlığın açık ara serbest piyasa ekonomisinin en iyi işlediği ortam, insan faktörünün iyi planlanmış hizmette kalitesidir.

Şimdi Mutasyona Uğradı

Eskiden denirdi ya elitsin veya avamsın. 80 li yıllar modası çıktı orta sınıf. Eh işte ne zenginiz, nede fakiriz, biz orta halli bireyiz. Turizm de her hizmetin bir talep alternatifi vardır diyerek, deniz ve kar mantığı ile yapılmaya devam etti. Şimdilerde UNWTO’nun 2020 yılına kadar destinasyonlarınızı belirleyin, 1,8 milyar dolaşan insan olacak demesine, hedefler tutmadı. Değiştiremediğimiz destinasyon var ya, işte şimdi mutasyona uğradı ve değişti.

Yılbaşı yaklaşıyor, bayramlar günlerini değiştiriyor ve insanlarda musibetlerde kendilerine çeki düzen veriyor. Tatil demek yaşam biçimi mi, ihtiyaç mı, zorunlu mu, gerek var mı, nasıl ve nerede yapılmalı. Ölçü ve değer birimlerini ilk kez, arz ve talep dengesine göre karar verecek. Yapılamaz sanılan istekler ve inanılmaz talepler dikkate alınmak zorunda kalınacak. Rusya ve İngiltere den yedi emirlik başkentin en büyük ikinci emirliği olan Abu Dabi, Dubai ye yetersiz kalan özel uçak ve jet lerin sayısı arttırılması isteniyor. Talepler o kadar fazla ki özel izinlere tabi aşamalar, hemen bertaraf ediliyor. Ülkenin siyaset çileri de gitmeyin, 14 gün karantinaya girersiniz telkinleri rağbet görmüyor. Menzile gitmek için her cezaya razı olan bir kitle var. Yılbaşı tatilleri için, farklı turizm kültürü anlayışları var. Diğer tarafta ise, yılbaşında dağın kuytu kısmında çadırda ateş yakıp, arkadaşlarla macerayaşamak isteyenler var. İç turizmin canlanması için cazip kampanyalara, devlet desteği, otelciler ve acentecilerin imkanlarını seferberliği söz konusu. Avrupa, Rusya ve dünyanın diğer turisti çok ülkelerin, mevcut seyahatleri iç pazarda kalması adına verdiği mücadeleler çok tartışmalı geçmekte.

Turistlerin Talepleri Belirleyici

Her iki uç noktada, turistlerin arz ve talep dengeleri belirleyici olmakta. Turizmin buluşma noktası, doğa ile iç içe olma fikri. Şimdi o kadar lüksün içinde, doğanın kalbi yeşillikte gizli yerleşim birimleri inşa edilecek. Çünkü her iki uç noktanın da sürekli araştırmaları bu yönde. Doğada maden aramasındaki gibi tahribat yapılmadan. Adrasan ve Olimpos modeliyle başlayıp, portatif ağaç evlerle, doğanın içinde renk cümbüşünden ayrılmayacak. Hani diyoruz ya otel yapılacak sahil kalmadı ve planlama yapılarak betonlaşmanın önüne geçilemedi. Destinasyonu kendi işletmesi zannedip, bölgesel destinasyona geçemeden sınıfta kaldığımız durum olmasın. 2021 tüm dünyada turizm anlayışı ile birlikte, yapılaşmada değişeceği aşikar. Bari turizmin bundan sonrası için, bile bile lades olmayalım. Biz biliyoruz ki doğanın bundan sonraki süreçte, daha çok içinde olacağız. Doğanın kalbinde yeşilliğini, akarsuyunu ve göllerini görmeye değil, yanı başında yaşamaya gideceğiz. Denizden uzak Anadolu nun şimdiden turizm yapılaşmalarına ve doğa turizmine kucak aşması gerekir.

Turizmin Sadece Denizden İbaret Olmadığı Anlaşılmadı

Yolu, suyu, elektriği, alt yapıyı bahane edip gecikme yapmadan. Planlamanın bir an önce yerel yönetimlerle paylaşılmasında geç kalmamak adına. Devlet desteğini ve planlamasını arkamıza almadığımız hiçbir turizm, yapılaşmanın aslına sadık kalması düşünülemez. Gecikmeden turizmin şimdiden kaderine yön verilmeye başlanması gerekir. Artvin’de Sümela’dan, Tanrı dağlarından güneşin doğuşunu, gün batımı Egenin son noktasına kadar turizmin işlenmesi gerekir. Turizmin sadece deniz den ibaret olmadığının tam anlaşılmalı. Çünkü Destinasyonların yeni trendi, Doğanın içinde barındırdığı nimetlerden faydalanmak. Elbette alışkanlığımız olan deniz, güneş ve kumdan kopmamızda söz konusu değil. Derler ya in ve out. 2021 trendine ve sonraki yıllarda yapılaşmanın yeni sloganı belli.

Doğa Ana’nın kucağındaki sıcaklıkta, Yörük yaşam alanımızda buluşalım. Yörük temasını iyi işleyen işletmelerin hayvanlarla varlığını daha çekici hale getireceği aşikar. Tarih ve kültür mirasımızın daha çok keşiflerle ödülleri, şimdiden farklı kılmakta. Doğada hazine avcılarının elden ele hayal haritaları veya geçmişin kaybolmamış ayak izlerinin keşiflerini göreceğiz. Nice dağların ve ovaların geçmişteki hikayelerini dinleyip, kitaplaştıracağız. Karanlık dehlizlerin mağaralarında, nice aydınlık buluşları keşfedeceğimizi zamanla da göreceğiz.
Turizm her nasıl olursa olsun, Dünya ile barışık olma adına verilemeyecek tavizlerimiz vardır. Atatürk’ ün dediği gibi; yurtta sulh, cihanda sulh anlayışımıza rağmen, ülkelerin turizme siyasi baktığını 2020 yılında yaşadık. Dünya da örnek hijyen sertifikalarıyla tarih yazmamıza ve bizleri örnek almalarına rağmen, turizmin açılması tedirgin ligini yaşadık. Siyasete turizm girer, fakat turizm siyasete girmeden, birleştirici gücüne has etkileşimin hissedilmesi dileğimizdir. Ülkelerin demokrasisi insani ilişkilerin güven ortamında ve ekonomik istikrarlarının refah içinde olması en büyük temennimizdir.

Yorum Yaz

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.