Türkiye turizminin köklü markası Martı Grubu’nun Kemer’deki gözde tatil tesisi Martı Myra, Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin (GSTC) denetimlerinden tam not aldı. GSTC’nin uluslararası sürdürülebilir turizm kriterlerini tamamını yerine getiren Martı Myra, sürdürülebilir turizm çalışmaları ile ‘GSTC Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’nı aldı.
Martı Myra Genel Müdürü Burak Orkut, “Daha iyi bir dünya ve sürdürülebilir bir gelecek için hepimize çok önemli sorumluluklar düşüyor. Biz de grup olarak bu anlayıştan yola çıkarak, tüm tesislerimizde çevreci ve sürdürülebilirlik odaklı turizm vizyonu ile hareket ediyoruz. Bir yandan doğa dostu çözümlerle ihtiyacımız olan enerjiyi güneşten alırken; diğer yandan da tarihe, doğaya ve denize sahip çıkıyor; kaynaklarımızı verimli kullanıyoruz” dedi.
Martı Hotels & Marinas’ın turizm sektöründe yarım asrı aşan deneyimi ile misafirlerini ağırlayan Martı Myra; sürdürülebilir turizm çalışmaları ile önemli bir başarıya imza attı. Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) tarafından yapılan denetimlerden başarıyla geçen Martı Myra, uluslararası sürdürülebilir turizm kriterlerini tamamını yerine getirerek, ‘GSTC Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’ almaya hak kazandı.
GSTC; tüm dünyada sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel olarak sürdürülebilir turizm için ulaşılması gereken minimum gereksinimleri temsil eden işletmelere ‘GSTC Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’ veriyor. Türkiye ise; Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA), Ocak 2022’de GSTC ile imzaladıkları anlaşma ile bu sertifika programına dahil oldu.
Olympos ve Phaselis’in arasında büyüleyici bir tatil adresi
Sürdürülebilir turizm anlayışı ile turizmin başkenti Antalya’nın en güzel denizi ve yemyeşil ormanlarına sahip Kemer’de hizmet veren Martı Myra, “Mavi Bayraklı” plajı ile birçok ödül kazanmış, çevre dostu bir otel olarak, bölgenin en beğenilen tatil adreslerinin başında geliyor.
Tanrıların dağı olarak bilinen Olympos ve Büyük İskender’in hayran kaldığı Phaselis Antik Kenti arasındaki eşsiz konumu ile doğa ve tarihin büyüleyici ortamına ev sahipliği yapan Martı Myra; her detayı özenle düşünülmüş 551 odası, seçkin hizmet anlayışı, çevresini saran 1.601 ağaçtan oluşan çam ormanı ve portakal çiçekleri kokan yemyeşil bahçesi ile misafirlerin rüya gibi bir tatil deneyimi sunuyor.
“Çevreci ve sürdürülebilirlik odaklı turizm vizyonu ile çalışıyoruz”
Martı Myra’nın yeni tasarlanan mekanları, yepyeni konsept restoranları ve iyileştirilmiş hizmet kalitesi ile yenilenerek girdiği sezona önemli bir küresel sertifika ile başladığını vurgulayan Martı Myra Genel Müdürü Burak Orkut, şunları kaydetti:
“Dünya önemli bir dönüşüm süreci yaşıyor. Bu sürecinin odağında ise, sürdürülebilirlik bulunuyor. Bizde turizm sektöründe pek çok yeniliğe öncülük etmiş bir grup olarak, bu alanda çevreci ve sürdürülebilirlik odaklı turizm vizyonu ile çalışıyoruz. Bu anlayış temelinde grubumuzun geleceğini sürdürülebilirlik odaklı bir anlayış ile yeşil çevre ve mavi deniz konsepti yaklaşımıyla kurguluyoruz. Özellikle temiz enerji alanındaki çalışmalarımız sürdürülebilirlik hedeflerimiz için önemli bir başlığı oluşturuyor. Sürdürülebilir bir gelecek için ihtiyacımız olan enerjiyi, doğa dostu çözümlerle kendimiz üretiyoruz.
“Misafirlerimiz için de önemli bir güven kaynağı olacak”
Bununla birlikte tarihe, doğaya ve denize sahip çıkıyor; kaynakları verimli kullanıp, gelecek nesillere sürdürülebilir bir dünya bırakmaya gayret ediyoruz. Daha iyi bir dünya ve daha iyi bir gelecek adına attığımız bu adımlar da bize küresel ölçekteki ‘GSTC Sürdürülebilir Turizm Sertifikası’nı getirdi. Bu sertifikanın, bizi daha sürdürülebilir gelecek için daha fazla motive etmesinin yanında, bu ortak geleceğe inanan misafirlerimiz için de önemli bir güven kaynağı olacağına inanıyoruz.
Martı Hotels & Marinas olarak, bundan sonra da sürdürülebilir turizm uygulamalarımızla işletmelerimizin çevreye, topluma ve ekonomiye olan etkisini yönetmek için sürdürülebilir adımlar atmayı sürdüreceğiz. Bu konuda özveriyle çalışan tüm ekip arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Onlarla birlikte daha iyi bir dünya ve daha iyi bir gelecek için daha iyisine yapmaya devam edeceğiz.”