Günümüzde “karanlık turizm,” savaş ve trajedilere tanıklık eden alanlara olan ziyaretçi ilgisini artıran bir turizm dalı olarak öne çıkıyor. Son günlerde Türk basınında da ilgi çeken konu vatandaşlar tarafından tepki topluyor. Karanlık turizmle birlikte ‘popüler destinasyonlar’ haline gelen savaş bölgeleri turistlere ev sahipliği yapıyor.
Yabancı kaynaklara göre, empati kurma ve yüzleşme gibi duyguların sonucunda ortaya çıktığı düşünülen “Karanlık Turizm” Türkiye’de “acımasızlık” olarak nitelendirildi. Karanlık turizm, Ukrayna ve Filistin gibi çatışma bölgelerini ziyaret eden turistlerin korkunç olaylarla yüzleşme ve empati kurma arzusu ya da savaş ortamını normalleştirme ve acılardan keyif alma hissi olarak tarif edilebilir. Bu konuda görüşler ikiye ayrılıyor, psikolojik olarak insanların bunu neden tercih ettiğine yönelik bir araştırma henüz yapılmadı.
“War – The New (In)Normality and Dark Tourism” adlı çalışmada Đorđe Čomić, Ukrayna savaşı ve diğer çatışma alanlarının turizm üzerindeki etkisini ele aldı. Çalışmaya göre, savaşlar turizmi sekteye uğratırken, bir yandan da “karanlık turizm” adı verilen bir turizm türünü doğurdu. Bu tür turizmde ziyaretçiler, savaşın getirdiği yıkımı kendi gözleriyle görmek, hatta bu tehlikeli deneyimi yaşamak istiyorlar.
Savaş ve turizmin iç içe geçebildiğini belirten araştırma, özellikle tehlikeli ve yasadışı deneyimlere ilgi duyan turistler için bu alanların bir cazibe merkezi olduğunu vurguluyor. Çalışmada, bazı turizm acentelerinin savaş bölgelerine tur düzenlemesi ve bazı ziyaretçilerin sosyal medyada “ölümün gölgesinde çekilmiş” fotoğraflar paylaşma arzusunun, bu turizm türünün popülaritesini artırdığına dikkat çekiliyor. Örneğin, savaşın ortasında selfie çeken veya yıkılan binalarla poz veren turistler bu eğilimin çarpıcı örnekleri olarak sunuluyor.
Savaş bölgelerinin turizmde bir cazibe noktası haline gelmesi, insan psikolojisinin savaş gibi olaylara duyduğu morbid merakı da gözler önüne seriyor. Bu yönüyle karanlık turizmin, yalnızca tarihin izlerini görmek isteyenleri değil, aynı zamanda yoğun bir adrenalin arayışı içinde olanları da cezbettiği belirtiliyor.
DergiPark’ta yayımlanan “War: The New Innormality and Dark Tourism” makalesi de savaşın sıradanlaşması ve turistik bir öğe haline gelmesi konusundaki etik tartışmaları ele alıyor. Bu kapsamda, karanlık turizmin, trajedilerin canlı tutulmasını sağlarken, bölgelerdeki yerel toplulukları ve kaynakları da etkileyebileceği vurgulanıyor. Aynı zamanda, bu tür turların organizasyonunda güvenlik ve etik konular da gündeme geliyor.
Ukrayna’daki savaş turları hakkında bilgi sağlayan War Tours in Ukraine, karanlık turizme olan ilginin artmasını, turistlerin bölgeyi anlamak ve savaşa dair farkındalık kazanmak istemesiyle ilişkilendiriyor. Sitenin verilerine göre, Ukrayna’daki savaş alanlarına düzenlenen bu turlar, ziyaretçilere bir yandan yerel halkla dayanışma gösterme fırsatı verirken, diğer yandan savaşın etkilerini doğrudan gözlemleme olanağı sunuyor.
Kaynaklar:
“War – The New (In)Normality and Dark Tourism” – Đorđe Čomić
“Karanlık Turizm: İnsanlar Neden İsrail ve Ukrayna’daki Savaş Bölgelerini Ziyaret Ediyor?”
Fotoğraf: Stok/Envato