Adnan Soyaslan: “İhtimaller Denizi”
Adnan Soyaslan yeni bir yazı kaleme aldı. Soyaslan,”İhtimaller Denizi” başlııklı yazısıyla turizm sektörünün içinde bulunduğu durumu değerlendirdi.
Sürekli bir “Fırsat” lafı dolaşıp duruyor.
Dünya kırılırken, destek paketleri birbiri ardına açıklanırken, hükümetler çaresiz kalmışken, ekonominin en önemli paydaşları ve hatta devletler yaşam mücadelesi verirlerken, biz “Fırsat” diye bir şey kaçırmışız.
“Fırsat”ın ne olduğunu anlamadım ki, neyi kaçırdığımızı anlayayım.
Anladığım şu’ dur!
Sürekli eleştir.
Sürekli iste.
Sürekli birilerinden medet bekle.
Sürekli iyimser mesajlar ver.
Sürekli iyimser tarihleri ötele.
Sürüklenip gidiyorum ihtimaller denizinde.
Yüksek sadakat grubunun güzel bir şarkısıdır bu “İhtimaller Denizi”
“Sürüklenip gidiyorum
Rüzgârının tam önünde
Bir batıp bir çıkıyorum
İhtimaller denizinde
Neredeyim bilmiyorum
Her taraf sisler içinde
Ateşim yok yanıyorum
İhtimaller denizinde”
İhtimaller denizinde bir de “Fırsat” var demek ki.
Fırsatın ne olduğunu net olarak ortaya koymazsanız, size “Fırsat”ın tanımını şöyle yaparım.
TDK (Turizm Dil Kılavuzu)’na göre;
Fırsat: Söyleyecek bir şeyi olmadığı halde, durumun uygunluğundan yararlanıp, laf salatası yapmak.
Cümle içinde: Hazır fırsatını bulmuşken yazayım da, el âlem yazı görsün.
Gelin şimdi de TDK (Türk Dil Kurumu) sözlüğüne göre fırsat neymiş bakalım.
Fırsat: Herhangi bir şey için en uygun zaman, uygun durum veya şart, vesile.
İçerisinde bulunduğumuz durum ne için ve kime göre en uygun zaman, durum, şart?
Mal sahibine göre,
Ödemeleri ötelemek için en uygun zaman.
Kredi almak için en uygun şart.
Pahalı gördükleri profesyonelleri işten çıkarmak için en uygun durum.
Turizm STK’larına göre,
Bolca umutlu mesaj vermek için en uygun zaman.
Göze girmek için en uygun şart.
Bal yapmadan, kulis yapmak için en uygun durum.
Turizm Profesyoneline göre,
Kendini geliştirmeden boş vakit geçirmek için en uygun zaman.
İşten ayrılmasına bahane bulmak için en uygun şart.
Altın yaldızlı yazılar yazmak için en uygun durum.
Gelin şimdi akıllı insana göre fırsatları sıralayalım.
Özeleştiri yapmak için en uygun zaman.
Yeni planlama yapmak için en uygun şart.
Yeniden yapılanma için en uygun durum.
Turizmde yılların brikmiş tozunu halının altından kaldırmak için en uygun şartların oluştuğu kesin.
Sezonu kurtarmak için beyhude çabalar sergilemek yerine, realiteyi kabul edip, bu sezon bitti, geleceği planlayalım demek için en uygun zaman.
Turizmin birikmiş problemlerini çözmek amacıyla, tüm paydaşlarca, açık, mert, korkusuzca masaya yatırıp, akıllı, gerçekçi, eyyamcılık yapmadan soruna odaklanmak için en uygun durum.
Arkadaşlar, tek derdimiz her şey dahil sistemi gibi davranıp, zülfü yâre dokunmadan günü geçiririz, lakin sorunlar halının altında kalmaya devam eder.
Gelin sayın kanaat önderleri, bürokratlar, turizm profesyonelleri.
Duymak istediklerimizi değil, söylenmesi gerekenleri söyleyecek ve ortaya çözüm koyacak kişileri toplayarak geniş katılımlı bir turizm şurası gerçekleştirelim.
Pandemi var derseniz, küçük çalışma grupları kuralım, raporları bir araya getirelim.
Şeffaf olalım.
Turizmimizin geleceğini konuşalım.
Sistemi yeniden konuşalım.
Planlarımızı yeniden konuşalım.
Eğitimi yeniden konuşalım.
Vizyonumuzu yeniden konuşalım.
Yatırımlarımızın niteliklerini yeniden konuşalım.
Tanıtımlarımızın yeni yolunu konuşalım.
Açıklamalarımızın realitesini konuşalım.
Yani; “Kral Çıplak” diyelim.
Etik değerlerimize dönüş yapalım.
Sonrası kolay.
Yeni plan, yeni vizyon ve sektörel mutabakat.
2020 bitti, bunu kendimizi gözden geçirmek için bir fırsata dönüştürelim.
İhtimaller denizinden, gerçeklik denizine doğru beraberce yelken açalım.
İşte gerçek “FIRSAT” budur.
Delilik: Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek. Albert Einstein
1 yorum
Tebrik ederim. Çağrına katılıyorum. Dün zaten ‘geçti‘, bugün ‘Çırpınış İçinde’, yarın ‘Umut Dolu’ daha yüksek kişi başı gelir, daha çok turist, daha kalifiye personel, daha çok kar hedefleyen bir turizm için, sektörün tüm paydaşları “KRAL ÇIPLAK” diyelim.