İ.Fikret Demirtürk: “2019’da Mirage Park Resort Olarak 256 Bin Geceleme Gerçekleştirdik ”
İ.Fikret Demirtürk: “Kültür ve Turizm Bakanlığı Turizm İstatistiklerine göre 2019 yılında Türkiye genelinde gerçekleşen toplam gecelemenin yaklaşık 212 milyon olduğu görülmektedir. Bu sayının 16 milyonu Antalya’da, 256 bini de tesisimiz Mirage Park Resort ‘de gerçekleşmiştir. ”
Mirage Park Resort Genel Müdürü, Mimar & Turizm Koordinatörü İ. Fikret Demirtürk, sürdürülebilir turizmi çok iyi incelenip Antalya’da uygulanması gerektiğini belirtti. Demirtürk, cümlelerinde bacasız sanayi şehri olan Antalya’ya turizm adına destek beklediklerini vurgulayarak Mirage Park Resort’ün 2020 yılı hedeflerini GM Turizm ve Yönetim Dergisi’nin okuyucuları için paylaştı.
Mirage Park Resort olarak 2020 yılına nasıl hazırlandınız?
Mirage Park Resort için 2019 oldukça başarılı bir yıldı. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıya rağmen, turizmde bir ivme yakaladık. Coğrafi olarak bulunduğumuz nokta, etrafımızda gelişen olaylar genel olarak Türkiye’de bir sıkıntı havası oluşturuyor. Avrupalıların Türkiye’ye karşı bir güven problemi mevcut ve bunu kullanarak fiyat indirimi ile karşımıza çıkıyorlar. Bu gerekçeyle fiyatlarda yapılacak indirimin, olumsuz düşünceleri gidereceği gibi bir algı oluşuyor ki bu da gerçekçi bir bakış açısı değil. Mirage Park Resort olarak Kemer’in Göynük beldesinde 628 oda ile hizmet sağlamaktayız. 2005-2015 yıllarında kirada bulunan tesisimiz geri aldığımızda yıpranmış bir vaziyetteydi. 2016 ve 2017 yılını tadilatla geçirdik. Mirage Park Resort olarak renovasyon çalışmalarımıza devam etmekteyiz.
“2020 yılı için 260 bin kişilik bir bütçe hazırladık”
Mirage Park Resort olarak 2019 yılı sizin için nasıl geçti?
2019 yılında 2014’teki fiyatlarımızı yakalayamamış olmamıza rağmen istikrarlı fiyat politikamızla fiyatlarımızı belli bir seviyeye getirdik. Mevcut fiyatlarımızı 2020 yılında da iç pazar, Avrupa pazarı ve Rus pazarında da tüketiciye parite bazında eşitleyerek sunmaktayız. Yerli ya da yabancı turistlerimize farklı fiyatlar uygulamıyoruz. Yanlış algıya sebep olan durum tatil için tercih edilen sezonlardan kaynaklanmaktadır. Yabancı turistler tatil dönemlerini en çok yüksek sezondan farklı tarihlere yani ölü sezon dediğimiz sakin dönemlere planlamaktadır. Yabancı turistler Kasım, Aralık, Ocak, Şubat ve Mart aylarında Türkiye’de tatil yapmaktadırlar. Bu dönemler, tesislerin fiyatlarının uygun olduğu dönemlerdir. Ekonomik olarak gelir seviyeleri ve çalışanların taban ücretleri bizim standartlarımızın üstünde olduğundan, ülkemizin iklimi ve güzel hava şartlarıyla birleştiğinde fiyatlarımızla beraber onlara avantajlı gelmektedir. Aynı dönemlerde yerli turistlerimizi tesisimizde görmek bizleri mutlu edecek olup tesislerin kapatılmaması ve turizme istihdam sağlanması açısından önemli bir etken olacaktır.
Aynı Zamanda Bir Kongre Tesisiyiz
Mirage Park Resort aynı zamanda bir kongre tesisidir. 150 kişiden 1750 kişiye kadar kapasiteye sahip salonlarıyla otelimiz, ölü sezon diye tabir ettiğimiz kış sezonu nedeniyle kongre ve spor pazarından da pay almaya çalışmaktadır. Fiyatlarımızı belirli bir seviyeye getirdik ancak şu an hala fiyatlarımız istediğimiz seviyede değil. Tüketici ile aramızdaki bağı kopartmamak ve gereken yenilemeleri yapabilmek adına fiyatlarımızda kademeli bir artış sağlamak durumundayız. Bölgedeki bütün tesislerin ve bakkalından taksicisine kadar herkesin hak ettiği fiyatı alması gerekmektedir. Avrupa ve Türkiye arasındaki fiyat farkı kalite olarak göz önüne alındığında herkesin mutlaka fiyatlarına zam yapması gerekmektedir. Sonuç olarak tesisler yaşıyor ve bütün yıl boyunca bu tesisleri binlerce kişi ziyaret ediyor ve doğal olarak bu durum tesislerin yıpranmasına yol açıyor. Kullanılan tesislere bakım yapılması zorunlu olduğundan tesisler bütçelerinin önemli bir kısmını yenileme ve bakım onarıma ayırmak zorundadır.
Mirage Park Resort olarak genellikle hangi pazarlar ile çalışıyorsunuz?
Mirage Park olarak bütün pazarlar ile çalışıyoruz. Ağırlıklı olarak Ukrayna, Rusya, Avrupa’dan Balkan, Baltık, Almanya ve Avusturya pazarı ile çalışmaktayız. Özellikle Hollanda pazarında Türkiye’ye büyük bir ilgi olduğunu da söylemek isterim. Kısacası iç pazar ile birlikte dış pazarda ulaşılabilir her ülke ile çalışmaktayız. Fiyatlarımız bütün pazarlarda aynıdır. Hiçbir pazara belli bir ayrıcalığımız yok.
Turizmi hareketlendirmek adına sizce ne tür adımlar atılmalı?
Genel olarak Türkiye turizminde bir hareketlilik mevcut. Antalya turizmine bakıldığında ise turizm kapasitesi çok ciddi bir miktarda artmaktadır. Antalya turizmi her yıl bir önceki yılın üstüne koyarak artmaktadır. Türkiye’ye gelen yaklaşık 52 milyon turistin 16 milyona yakını Antalya’ya gelmiştir. 2019 yılında ülkemize gelen ziyaretçi sayısı 2018 yılına göre %12,22 artış göstermiştir. Bu da yurt genelinde belgeli turizm tesislerinin ortalama doluluklarına yüzde 53,48 olarak yansımıştır.
Sürdürülebilir turizmin amacı: Sürdürülebilir turizmi çok iyi inceleyip Antalya’da uygulamamız gerekmektedir.
Yerel yönetimlerin denetimi altında çevreye, topluma, tarihsel, doğal ve kültürel varlıklara zarar vermeden, bölge ekonomisine ve toplumsal yaşantıya sürekli katkıda bulunacak biçimde turizmi geliştirmektir. Tek tip turizmin yer aldığı bölgelerde turizm sezonu birkaç ayda toplanırken çeşitli etkinliklerin olduğu bölgelerde turizm 12 aya yayılabilmektedir.
Kemer Bölgesi sahip olduğu olanaklarla sürdürülebilir turizmin amaçlarını gerçekleştirmek için çok uygun imkânlara sahip olup; Deniz, Dağ, Din, Sanat ve Kültür, Eğlence, Mağara, Yayla, Tarih, El Sanatları, Yat, Kamp, Festival ve Yürüyüş, Bisiklet gibi sportif amaçlı turizm yapılabilmektedir. Ancak spor çeşidi sayısını arttırmak, spor tesislerinin nitelik ve niceliklerini arttırmak, ulusal/uluslararası spor organizasyonu sayısını arttırmak için şehre olan yakınlığından dolayı kapalı salon sporları imkânlarının arttırılması; sahip olunan doğal ve tarihi değerler için de gösteri merkezi, Müze, konser salonu, tiyatro, sinema, alışveriş salonlarının sayılarını arttırma girişimlerine devam edilmelidir. Bu konuda yapılacak çalışmalarla bölgedeki kapalı tesis sayısı azalacak olup daha çok kişiye iş imkanı sağlanacaktır. Bakanlığın yerel yönetimlere projelerini gerçekleştirebilmesi için gerekli desteği vermesini bekliyoruz.
Sezon ortasında Ajans Tanıtım Katkı Payı ve Konaklama Vergisi gündeme geldi. Bizim mevcut bütçemizde olmayan bir vergiydi bu. Konaklama vergisi yurt dışında birçok devlette uygulanmaktadır. Konaklama vergisi Türkiye’de de uygulansın ancak önceden haber verilsin ve verginin konaklayan tarafından ödenmesi gerektiği açık ve net olarak belirlenmeli misafirle otel karşı karşıya getirilmemelidir. Belediyeler, yerel yönetimler konaklama vergisinden pay almalılar. Çünkü oteller gibi otel çevrelerinin de beş yıldızlı standartlarda olması gerektiği kanaatindeyim. Kültür ve Turizm Bakanımız sektörden biri olduğu için yeni projeleri var, turizmcilerin sorunlarını ve dertlerini yakından bilmekte ve sektörü iyi tanımaktadır. Sayın Bakanımızın bu konuda da turizmcilere destekleri mevcut ve bu desteğin devamını iyi bir iletişimle sürdürmek istiyoruz.