We-Flytour-GM-Banner-Animation
We-Flytour-GM-Banner-Animation
Anasayfa Sektörel Haberler ‘’Konkur Usulü, En Çok Otellere Yarayacak’’

‘’Konkur Usulü, En Çok Otellere Yarayacak’’

GM TURİZM VE YÖNETİM DERGİSİ

‘’Konkur Usulü, En Çok Otellere Yarayacak’’

Eyula Marketing House Dijital Pazarlama Ajansı Kurucusu Samat Umirzakov Eyula ile turizm sektöründe reklam ajanslarıyla çalışma sistemi, bu sistemdeki düzensizlikler ve patronların habersiz olma durumu üzerine röportaj gerçekleştirdik.

 

Eyula Marketing House ajansını tanıyoruz ama ufak bir özet verebilir misiniz ajansınız hakkında?

 

Tabii. Eyula Marketing House, 2015 yılında Antalya’da kurulmuş, dijital mecralarda hizmet veren bir reklam ajansıdır. Ajans, dünyanın farklı yerlerinde yaşamış ve pek çok farklı dilde konuşan son derece uyumlu ve eğlenceli bir ekipten meydana gelmektedir. Ajansımız, globalleşme adına pek çok adım atmıştır. Rusya ve Çin ülkelerinin yerel dijital platformlarında reklam yapabilme yetkinliği; özellikle de Yandex,Mail.ru, Rambler, Douban gibi dev platformların Türkiye resmi temsilcisi olması ile kulvarında büyük fark yaratır. Tüm bunlar, Türk Hava Yolları ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın resmi ajansı olmamızı sağlamıştır.

Rus platformlarının tekil temsilcisi olmanız turizmcilerin ilgisini çekiyor. Eyula pek çok alanda hizmet verse de turizm sektöründeki hizmetleriyle ön planda bulunan bir ajans konumunda. Bu sektördeki olumsuz deneyimlerinizden biraz detaylı bahsetmenizi isterim.

 

Çağın gerisinde kalmış ve yeniliğe kapalı olan yöneticiler bizi her zaman zorlamıştır. Yeniliğe olmaları sorun değil, biz onlara yardım etmek için varız, ama ön yargılı, öğrenmeye ve dinlemeye kapalı olurlarsa onlara yardımcı olamayız. Asıl hem turizm sektörüne hem de reklamcılığa zarar verdikleri nokta ise; konkur usulü ile ajans seçimi yapmamaları.

 

Konkur usulü nedir? Neden turizm sektörü için önemlidir?

 

Reklam veren için marka bilinirliğini arttırmak ve daha çok dönüşüm almak oldukça önemlidir. Eğer doğru ajansı seçemezse hem maddi hem manevi büyük zarara uğrayabilir. Ajansın temel görevi, markaların hedefleri doğrultusunda en uygun çalışmaları sağlayıp, hizmet verdiği markayı üst seviyelere taşımaktır. Bu doğrultuda ajans seçimi çok önemlidir.

Konkur usulü, yarışma ve ihalenin bir karışımıdır. Söz konusu proje için en uygun görülen kampanyayı ortaya koyan ajansın seçilmesine dayalı bir süreçtir.Turizm sektörü özelinde inceleyecek olursak; otel yöneticileri örneğin; dijital pazarlama hizmetleri ile ilgili olarak konkura çağırır ve tüm ajanslar yaratıcı çalışmalarını, tekliflerini sunar. Otel yönetimi, aralarından en uygun olanını seçer. Böylece, hak eden ve en faydalı olan kazanır. Konkur usulü en çok otellere yarayacak.

 

Şu anda durum nedir? Nasıl bir yol izleniyor?

 

Şu anda maalesef konkur usulü ile hiçbir ilgisi olmayan bir sistem söz konusu; daha doğrusu sistemsizlik. Ağırlıklı olarak ilgili departman yöneticileri tanıdık ve bildik kişilere yöneliyor.Çoğu zaman otel genel müdürünün ya da sahiplerinin haberi bile olmuyor. İstisnai durumlar var elbette, ama genel kaide bu şekilde.

Konkur usulü ile ajans seçimi yapmanın faydaları neler olacaktır turizm sektörü açısından?

 

Konkur usulü ile seçim yapıldığı takdirde, öncelikle gerçekten o işin içinde bulunmak isteyen bir ekiple çalışacaklar. Ayrıca, o iş için en iyiyi belirlemiş olacaklar. Sonrasında ise, dijital pazarlama harcamaları daha verimli kullanılacak çünkü ekip; projeye hakim, birincilikle seçilmiş ve işinin ehli olacak. Verimli yatırımlar başarıyı akabinde getirir. Turizmde reklam başarısı demek; potansiyel misafirlere marka bilinirliği oluşturmak ve nihayetinde de gelmelerini sağlamaktır. Tabii bu durum söylendiği kadar basit değildir. Uygun hedef kitleyi belirlemek ve o kitleye uygun içeriklerle en etkili platformlarda reklam yapmak gerekir. Bunu yapabilecek gerçek beceriye sahip ajansı seçmek kolay olmayacaktır. Konkur usulü, kolaylık sağlar.

Sizce turizm yöneticileri neden konkur usulünü bu zamana kadar benimsemek istemedi?

 

Aslında turizm yöneticiliği başlı başına geleneklere dayanan bir yönetim anlayışı çoğunlukla. Maalesef bu sektörde yöneticilerin güncel kalması çok zor. Çünkü, kendileri daha gelenekçi bir biçimde mesleğe hazırlandıkları için ve çoğunlukla 20 yıldan fazladır gelenekçi yöneticilerin çalışanları oldukları için ister istemez gelenekçi bir bakış açısına sahip oluyorlar. Geleneklere bağlılık bazı noktalarda güzeldir, ama güncel olmamak silinmek demektir, her sektör ve her pozisyon çalışanı için bu böyledir. Ben, turizm yöneticilerinin biraz fazla geleneklere bağlı kalıp günümüz trendlerinden ve yeni pazarlama anlayışlarından uzak kaldıklarını düşünüyorum.Sanıyorum eski tutumlar ve alışkanlıklar, değişimden ve yeniliklerden uzak kalmalarına sebep oluyor. Genelde turizm sektöründe yöneticilerin kendine yakın olduğunu düşündüğü çalışanları tutması durumu yaşanır. Belki güven faktörü etkili olabilir, belki işin içine alışıla gelişmiş kişileri tercih etmeleri girebilir, biraz da gelenekçiliğin etkisi ile bu usule devam edildiğini düşünüyorum. Tabii, bu durum ajans seçimine de yansıyor.

 

Sizce ajansların bu noktada tutumu ne olur?

 

Benim düşüncem, bu durumun tüm ajansların hoşuna gideceği yönünde. Sonuçta eşit bir rekabet alanı var ve gerçekten hak eden kazanacak. Hoşuna gitmeyenler, hem ajanslar hem işletmeler özelinde, ancak çıkarlarına aykırı olanlardır.Eyula olarak her zaman diğer ajanslara saygı duyuyoruz. Bizim alanımız belli, tüm iletişim hizmetlerini sağlamıyoruz. Farklı kulvarlarda çok sayıda başarılı ajans var. Her zaman onlarla işbirliğimiz oluyor. Kendi kulvarımızda bulunan ajanslara da saygı duyuyoruz. Bu yüzden, onlarla yarışmak bizim için bir tehlike arz etmez; aksine memnun oluruz. Rekabetten başarı çıkar, oteller de bundan kazançlı olacaktır.İşini iyi yapana her zaman saygı duyarız ve başarılarını dileriz.

Yorum Yaz

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.