Karacabey İlçesi Uluabat Gölü’nde, Eskikaraağaç köyünden 2 kilometre açıktaki 45 dönümlük ada, sahibi Nedim Bulut tarafından satılığa çıkarıldı. Nedim Bulut, yaklaşık 500 zeytin ağacının bulunduğu adaya 13 milyon lira değer biçti. 80 yıldır Bulut Ailesi’ne ait olan adaya, çok sayıda talipli çıktı, ancak fiyat yüksek geldi.
Adayı çok sevdiklerini, ancak ilgilenemedikleri için satmak istediklerini söyleyen Nedim Bulut, “Aslında çok güzel, ancak bakamıyoruz, o yüzden satıyoruz. Fiyatını 13 milyon lira olarak belirledik, bunda pazarlık payı da var tabii. Çok isteyen, çok soran oluyor, en son 9 milyon liralık bir teklifi reddettik” diye konuştu. Nedim bulut, “Biz burayı hep zeytinlik olarak kullandık. Ben oraya daha önce küçük bir bağ evi de yapmıştım. İzin almamıştım. Kimse bana birşey demedi. Ama imar izniyle ilgili net bir bilgim yok. Sanırım burası tahta yapılardan çay bahçesi gibi, turizm amaçlı kullanılabilir” dedi.
“Bina yapılmasına izin yok”
Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan ise “Burası Ramsar Sözleşmesi kapsamında olan bir yer. Aile tarafından yıllardır satılığa çıkarılır. Şu ana kadar alan olmadı. Burası, ekolojik ürün yetiştirilmesi, büyük ve küçükbaş hayvan bakılması için uygun bir yer. Bina yapılmasına ise izin yok. Bungalov tarzı yapı yapılmasına izin verilebilir. Güzel bir ada, toprağa verimli bir ada” diye konuştu.
Ramsar sözleşmesi nedir
Uluslararası öneme haiz olan bu sözleşme, 1971 yılında İran’ın Ramsar şehrinde imzalanmış olup, adını buradan almıştır, 1975 yılında yürürlüğe girmiştir. Sözleşmenin amacı, dünya üzerinde var olan doğal ekosistemlerin korunması, sınırlı olan kaynakların akıllıca ve verimli bir şekilde kullanılmasını hedef almaktadır. Türkiye ise 1994 yılında anlaşmayı kabul etmiştir. Sözleşme 94/5434 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile 17 Mayıs 1994 tarihli ve 21937 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanarak ülkemizde yürürlüğe girmiştir.
Uluslararası öneme sahip olan sulak alanlar olup, yeryüzünün en zengin ve üretken ekosistemlerini içinde barındıran, bulunduğu bölgenin insanlarına ve ülke geneline hizmet edebilen karmaşık doğal sistemlere “Ramsar Alanı” denilmektedir. Bu alanları bu kadar önemli kılan özelliği ise, tropik ormanlardan sonra en çok biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapması sayesinde dünyanın en büyük doğal müzesi denilebilir. Bu şekilde korunan birçok sulak alan ise doğal sit alanı ilan edilerek yapılaşmanın önüne geçilmektedir.