Almanya’da yapılan bir araştırmaya göre, Schengen anlaşmasının son bulması, önümüzdeki 10 yılda AB ekonomisine 427 milyar euro ila 1,4 trilyon euro arasında maliyet çıkaracak.
Peterson, yaptıkları çalışmalara göre, Schengen anlaşmasının son bulmasının, Avrupa ekonomisine 2016-2025 yılları arasında 470 milyar euro ila 1,4 trilyon euro arasında maliyet getireceğini söyledi. Schengen anlaşmasının son bularak sınır kontrollerine yeniden başlanmasının AB’de ulaşım ve depolama maliyetlerini artıracağını anlatan Peterson, “Schengen’in son bulması, Avrupa’da üretim maliyetlerini artıracak, bu da fiyatların artışına neden olacak” diye konuştu.
Çin ve ABD de zarar görecek
Peterson, yüksek fiyatların, tüketici talebini, ihracatı ve yatırımları düşüreceğine dikkati çekerek, bu durumun Avrupa ekonomisinin büyümesine olumsuz etki edeceğini ifade etti. Schengen’in son bulmasının olumsuz ekonomik etkilerinin sadece AB ile sınırlı olmayacağını belirten Peterson, Çin ve ABD ekonomilerinin de bu durumdan zarara uğrayacağını belirtti. Peterson, Schengen’in ortadan kalkmasının Avrupa’da fiyat artışlarına ve büyümenin azalışına neden olacağına da vurgu yaparak ilgili durumun devasa boyutları göz önüne alındığında büyük rakamlara ulaşacağını ifade etti. Schengen’in son bulmasına ilişkin çalışmalarda iki ana senaryoda yoğunlaştıklarını belirten Peterson şunları söyledi:
“Olumlu senaryoya göre Avrupa’nın ithal ettiği ürünlerin fiyatında yüzde 1 artış olması durumu, Avrupa için düşük ekonomik büyüme anlamına geliyor. Avrupa için olumlu senaryoda Schengen’den çıkmanın Avrupa ekonomik büyümesine toplam maliyeti 2016- 2025 yıllarında 427 milyar euroyu buluyor. Karamsar senaryoda ise, ithal edilen ürün fiyatları yüzde 3 artış gösteriyor. Avrupa ekonomisine Schengen’den çıkmanın maliyeti bu dönemde 1,4 trilyon euroya ulaşıyor. “ Peterson, 470 milyar euroluk kaybın taban olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Schengen’in bitmesinin maliyeti 470 milyar euronun altına düşmez”
“Bunlar Schengen’in hesaplanabilir maliyetleri. Bir de doğrudan hesaplanamayan maliyetler var. Bunlar, bir AB ülkesinde yaşayıp diğer bir AB ülkesinde her gün çalışmaya gidenlere olan etkileri. Gümrüklerde uzun kuyruklar kısa vadede olmasa da orta vadede bu insanların yeni iş aramalarına neden olur. Schengen’in son bulmasının, turizm sektörüne de etkisi olacaktır. Sınır ve gümrük uygulamaları insanların Avrupa’da daha az seyahat etmelerine yol açar. Avrupa’da bizim çok entegre bir değer zincirimiz mevcut. Eğer sınır ötesi taşımacılık maliyetlerini artırırsak değer zinciri zarar görür. Bu, Avrupa’daki verim ve büyümeyi olumsuz etkiler. 470 milyar euro taban ve Schengen’in bitmesinin maliyeti bu rakamın altına düşmez.” Peterson, Schengen’in terk edilmesinin 2016-2025 yıllarında Fransa’nın 80 milyar euro kaybetmesi anlamına geleceğini, İtalya ve İspanya’nın da bu durumdan ciddi etkilenmesinin bekleneceğini belirterek, ” Olumlu senaryoda sadece Almanya’da 2016-2025 yılları arasındaki kayıp toplamı 77 milyar euroya ulaşıyor. Karamsar senaryoya göre, Almanya bu 10 senede 235 milyar euroluk milli gelirden oluyor” değerlendirmesinde bulundu. Çalıştıkları modele 28 AB üyesi ülkeden 24’ünü dahil ettiklerini ifade eden Peterson, Lüksemburg, Malta, Güney Kıbrıs ve Hırvatistan’ı hesaba katmadıklarını ifade etti.
Öte yandan, çalışmaya göre Çin olumlu senaryoda 95 milyar euro, olumsuz senaryoda 288 milyar euro kaybedecek. ABD ise olumlu senaryoda 91 milyar euro, olumsuz senaryoda 276 milyar euro kaybediyor. Avrupa’da Schengen sınır anlaşması, 26 Avrupa ülkesi arasında serbest dolaşıma imkan sağlıyor. Schengen, özellikle geçtiğimiz yıl Suriye’den AB ülkelerine sığınmacıların ulaşmaya çalışmaları ile gündeme geldi. Bu durum karşısında bazı Schengen ülkeleri sınır kontrollerine yeniden başladı. AB Komisyonunun tahminlerine göre, AB üyesi ülkeler arasında sınır kontrolünü ortadan kaldıran Schengen Anlaşmasının iptal edilerek yeniden pasaport ve sınır kontrolleri yapılmasının doğrudan maliyeti yıllık 18 milyar euroya ulaşabiliyor. Mevcut sınır kontrollerinin, AB’nin ortak vize politikasının parçalanmasına neden olması halinde turizm sektörünün de büyük zarar göreceği düşünülüyor. Sığınmacı akını nedeniyle başta Almanya ve Avusturya gibi ülkeler geçici olarak sınır kontrollerini yeniden başlatmış durumda.
