globalturizm sitesinde yayınlanan habere göre; Türkiye’nin turizm merkezi ve en önemli kentlerinden İstanbul’da bulunan Tarihi Yarımada’nın ünlüKapalıçarşı’sı bilinenler arasında. İnançları gereği domuz eti tüketmeyenler çoğunlukta. Ya da işsizlik nedeniyle ülkeden göç edenler de var. Birbirinden bağımsız onlarca neden var bu ülke ve insanının tanınması için. Peki tahminleriniz var mı, sizce dünyanın neresinde nasıl tanınıyoruz?

Gözünüzde bir dünya haritası canlandırın. Şimdi o haritadaki tüm boşlukları ‘düşünceler’ ile dolduracağız. Elbette ülkelerin düşünceleri ile…

Dünyanın hangi ülkesinde nasıl tanındığımızı biliyor muydunuz? İşte bu sorunun yanıtı:

Her köşe başında açılan fast food restoranları Avusturya’nın gözünden kaçmamış olacak ki; onlar Türkiye’yi ‘fast food’u ile tanıyor.

Domuz eti ve yağı içermeyen yemekleri ile de biliniyor. Büyük Britanya’da Türkiye, ‘domuz yağı bulunmayan yemekler ülkesi’ olarak tanınıyor.

Ve Kapalıçarşı… Günün en kalabalık saatlerinde neredeyse yarım milyon insanı ağırlayabilen ve üstü kapalı en büyük çarşı ünvanını elinde bulunduran Kapalıçarşı’nın ünü bilinmese olmazdı. Bulgaristan’a göre Türkiye, ‘Kapalıçarşı’ demek.

Türkiye’nin Avrupa standartlarında olup olmadığı yıllardır süregelen bir tartışma konusu. Fransa’nın bu konudaki bakış açısı net. Onlara göre Türkiye, ‘kesinlikle Avrupalı olmayan’ bir ülke.

Almanya, Türklerin en çok yaşadıkları ülkelerin başında geliyor. Bunun nedeni de bilinen iş göçü. Elbette Almanların bizi tanıma şekli de göç ile ilişkili. Onlara göre Türkiye, ‘iş gücü kaynağı’.

Polonyalılara göre Türkiye, ‘minare’ anlamına geliyor. İtalyanlar Türkiye’yi, ‘göbek dansının anavatanı’ olarak özetliyor. Türkiye, Avrupa’nın genelinde ise YouTube’suz ülke olarak biliniyor.