Yani şu anki duruma göre, son birkaç ayda hayata geçirdiği gelişmelere bakarsak, Almanya 2015 turizm yılından kendi adına memnuniyet duyabilir. Bu sene, terör saldırıları ve siyasal uzlaşmazlıklar sebebiyle, Almanya için ciddi problemlerle boğuştuğu oldukça inişli çıkışlı bir yıl oldu.
GÜZERGAH DEĞİŞTİRDİLER AMA SEYAHATTEN VAZGEÇMEDİLER
Fakat buna rağmen sektör, rezervasyonlarda herhangi bir değişiklik olmaksızın dirençli bir şekilde büyümeye devam etti. Almanlar, gidecekleri güzergâhlarda değişiklik yaptılar fakat seyahat etmeye devam ettiler. Tatil satışlarında, yoğun olan erken rezervasyonlarla da beraber yılın ilk yarısında bir hareketlenme yaşandı. İlk başlarda düşüş yaşanmasına rağmen bu durum Mayıs ve Haziran aylarında tersine döndü. Ancak, Temmuz ve Ağustos ayı başlarında geç rezervasyon sayısı, muhtemelen geçen yılki FIFA Dünya Kupası rezervasyonlarının sebep olduğu artış sonrası yaşanan dalgalanma ve aşırı sıcak geçen yaz sebebiyle, beklenenin altında kaldı.
Piyasa araştırmacısı GFK’nın yayınladığı rakamlara göre, Alman Turizm Birliği’nin tek haneli büyüme oranına rağmen, 2015 yaz ayı rezervasyon sayısı Temmuz sonu itibariyle yüzde 7,5 oranında yükseldi.
YÜZDE 3-4 BÜYÜME
Uzmanlar sektörün 2014-2015 sezonunda yüzde 3-4 oranlarında büyüme gerçekleştireceğine inanıyor. Bu büyüme oranı, her ne kadar bazı firmaların sonbahar beklentilerinin altında da kalmış olsa da tur operatörlerini ve seyahat acentalarını tatmin edebilecek bir seviyede.
TÜRKİYE’NİN İMAJI DARBE ALDI
Bu yaz, ana varış yerlerinin kaderini manşetlerden hiç düşmeyen problemler şekillendirdi. Tunus’a olan talep, terör saldırıları nedeniyle minimum seviyeye düşerken, Türkiye’nin imajı, artan PKK çatışmaları sebebiyle darbe aldı. Mısır yaşadığı birkaç saldırıya rağmen, eski formuna dönme konusunda ilerlemeye devam ederken Yunanistan’a olan talep, şaşırtıcı bir şekilde, yaşanan ekonomik ve siyasal istikrarsızlıklara ve mülteci akınına rağmen herhangi bir değişiklik göstermedi. Diğer taraftan Ispanya ise değişen şartlara rağmen istikralı bir şekilde ilerlemeye devam etti. Alman turizm sektörü ise, piyasada meydana gelen bu dalgalanmalara hızlı bir şekilde uyum sağlıyor olmasından memnuniyet duymalıdır.
Peki ya 2016? Olumlu tarafından bakarsak, Alman ekonomisi düşük işsizlik oranı ve artan tüketici harcamalarıyla beraber güçlü bir duruş sergilemektedir ve bu önümüzdeki sene için de geçerli. Fakat özellikle bazı ana varış noktalarında birkaç belirsizlik de söz konusu. Almanlar bir sonraki yıl riske girmeme ve daha sabit ve daha fazla varış yerlerine yönelme kararı alırlarsa bu sürpriz olmaz.
Bu nedenle bazı turizm kurullarının, bir sonraki yılda Alman pazarının büyümesini istiyorlarsa, tüketicileri ve güvenli varış noktalarını devam ettiren sehayat acentalarını ikna etme konusunda daha aktif hale gelmeleri gerekmekte.