Türkiye’de herkes petrol arıyor ama aslında her dağımız petrol kuyusu” diyor Erol Yarar. Verdiği rakamlar çarpıcı:
Türkiye’de 3 binden fazla dağ bulunuyor. Bin metrenin üzerinde 128, 2 bin metrenin üzerinde 166, 3 bin metrenin üzerinde 137, 4 bin metrenin üzerinde 4 dağ var. Halen bunlardan sadece 10’unda kış sporları yapılabiliyor. 3 bin metreden yüksek 137 dağdan 100’ü kayak bölgesi ilan edilebilir.
Oysaki sadece Doğu Anadolu Bölgesi’nin yüzölçümü, kayak turizminden çok önemli gelirler sağlayan Avusturya’nın tamamının iki katına eşit. Türkiye büyük potansiyelinden yararlanamıyor.
Yerli firma kayak elbisesi üretecek
Bu büyük yatırımın çok yönlü etkileri olacağı açık. 6 yönlü bir etki analizi anlattı Yarar, “Projenin turizm, sanayi, sağlık, hizmet, eğitim ve tarım yönü var. Kış sporlarının sağlık yönü gittikçe önem kazanıyor. Tarım organik üretimle devreye giriyor. Sanayi spor malzemeleriyle… Bu projenin öngördüğü yatırımın yarısını altyapı alanında devlet, kalan yarasını özel sektör yapabilir. Dağ köylüsü bile organik tarımla gelir sağlayacak. Şu anda kayak malzemelerinin tümü ithal. İlk kez bir yerli tekstil şirketiyle (Barko Tekstil) anlaştık ve kayak kıyafeti ürettirdik. Milli takım ilk kez yerli kıyafet giyiyor” dedi.
Projeyi hükümete sunmuş. Başbakan Davutoğlu, Kalkınma, Sanayi, Spor bakanlıklarına sunum yapmış. TOBB’da sektör konseyi kararına girmiş.
“Yatırımların yüzde 50’si çöp olmuş”
48 ilde 5 bin otel yatırımı ile ilave 275 bin yatak kapasitesi kazandırmayı öngören bu projenin gerçekleşmesi önce bir master plana bağlı. Kayak turizmi ile ilgili bir master plan olmadığını, bunun için Kalkınma Bakanlığı’na başvurduğunu anlatan Erol Yarar, yatırımların plansız ilerlediğini, kendilerinin 100 milyonluk bir yatırımı, bölgeye zarar verecek diye durdurduklarını anlattı. Yarar, “Bölgeleri belirleyip yatırımcı getireceğiz. Mevcut yatırımların yarısı çöp olmuş. Erzurum’da kule çöktü. Yanlış imalat. Bakanlık tamir ettiriyor. Japon milli takımının antrenörünü ikna ettik, kuleyi gösterdik geldi.
Kule çöktü. Bu antrenör 7 çocuğumuzu yurtdışında çalıştırıyor. Palandöken’in özelleştirilmesine karşı çıktık. Burada belediyenin içinde olduğu bir model olmalı. 5 – 10 yıl zarar eden bir işletmeye özel sektör gelmez. Bu konuda bürokrasi ile anlaşamadık. Maliye Bakanımız, Başbakanımız talimat verdi ama birileri bu işi uzatıyor, rahatsızım” diye konuştu.
“Dağların yönetimini federasyon yapsın”
Proje kapsamında Erzurum, Kayseri ve Bursa’da 3 kayak akademisi kuracaklarını anlatan Erol Yarar, bu akademilerde sporcu yetiştireceklerini, Erzincan’da taramayla 4 bin çocuk seçeceklerini belirti.
Proje için planlama bütçesi istediklerini ve bu etabın 1.5 yıl süreceğini belirten Erol Yarar, “1 – 2 yabancı şirketle de görüştük. Bir kanun tasarısı üzerinde çalışıyoruz. Bunda istediğimiz özellikle dağların yönetiminin netleştirilmesi. Çünkü bu kadar geniş ve kapsamlı yatırımların merkezi olarak kontrol edilmesi lazım. 48 ilde, 100 merkezdeki dağlarda projelerin yönetimi, ruhsatlandırılması gibi işlerin federasyonda olması gerekir. Bu yatırımları tamamlayabilirsek 2026 kış olimpiyatlarını Türkiye’ye kazandırmamız mümkün” dedi.
Öngörülen yatırımlar
5 bin otel: 18.5 milyar euro
100 bölge altyapı yatırımı: 15 milyar euro
100 bölge bin lift yatırımı: 5.6 milyar euro
Dağ işleme makineleri: 5 milyar euro
Tanıtım, eğitim ve okul, hastane: 4.4 milyar euro Toplam yatırım: 48.5 milyar euro
Projeden beklentiler
■ 4 milyon kişiyi kayak sporuna entegre etmek.
■ 9.5 milyonu yabancı, yılda 13.5 milyon turist.
■ Türkiye’nin kış sporlarında dünyada ilk 10’a girmesini sağlamak.
■ 500 bin yeni istihdam.
■ 100 bin sporcu.
■ Kayak sporuna yönelik yılda 1 milyar dolarlık yeni bir sanayi oluşturmak.
(İbrahim Ekinci)