Avrupa Seyahat Komisyonu (European Travel Commision – ETC)’nun yeni yayınladığı “European Tourism 2014 – Trends & Prospects” raporuna göre, Avrupa turizm sektörünü bu yıl bir rekor bekliyor.
Rapora göre Avrupa’nın tam da bu noktada avantajı ele geçirdiğini yazıyor. Buna göre sektör ciddi bir rekabet gücü elde etti. Özellikle yerel bazda, Avrupalı şehirler ciddi yatırımlar yaptı. Avrupa kıtasındaki şehir turizmi hiç olmadığı kadar hızlı gelişiyor. Özellikle Uzakdoğu (Çin) ve zengin Arap turistlerin ilk hedefi Londra, Viyana, Roma, Berlin veya Paris gibi şehirler oldu.
Rapor, Emirates, Etihad veya Gulf Air gibi Körfez sermayeli havayolu şirketlerin Avrupa şehirlerine yönelik seferlerini son iki yılda nerdeyse ikiye katladıklarını yazıyor. Aynısı ABD pazarı için söylenemez. Bu büyüyen trende otel zincirleri de ayak uydurdu. Avrupa kıtasına yapılan yeni otel yatırımlar, ABD kıtasına yapılanlardan yüzde 50 daha fazla görünüyor. Üstelik bu yıl ‘bahane’ de yok. Ne İzlanda’da bir volkan patlaması, ne de Balkan bölgesinde bir savaş.
Outbound turizme gelince, yine Avrupa burun farkıyla önde. Özellikle Alman ve İngiliz turistler, hiç olmadığı kadar yurtdışı tatiline iştahlı görünüyor. Her iki ülkede de seyahat acentaları ve tur operatörleri cirolarını ortalama yüzde 7 yükseltmeyi başardı (2014’ün ilk çeyreğine göre).
Bu iki lkeyi Fransa takip ediyor. Fransa’da ekonomi bu yıl resesyondan çıkma eğiliminde. Bu durum Fransızların tatil alışkanlıklarına olumlu yansımaya başladı bile. Özellikle Tunus ve Fas ve diğer Afrika ülkeleri bu gelişmeden en çok faydalananlar arasında. İspanya ve Yunanistan fiyatları 2009 seviyesine çekmiş olmalarına bu yıl ‘gelen turist’ sayısı açısından rekorlar kıracaklar. Baltık ve Balkan ülkeleri, genel hacimleri küçük olsa da, kendi çaplarında yine rekorlar yaşayacaklar. Burada Bulgaristan, Slovakya ve Litvanya başı çekiyor.
Rapora göre genel turizm sektörü hacmi, bu yıl Avrupa’da geçen yıla göre yüzde 5 artması bekleniyor. Bu rakam orantısal olarak dünya ortalamasında görünse de, hacim itibariyle en üst noktada ve ABD’nin üzerinde.
Siyasi denge, sosyal barış, ulaşılabilirlik, altyapı yatırımları, kongre turizmi, büyüyen ekonomiler, şehir turizmin hızla gelişmesi, otel yatırımları ve Çin gibi kaynak ülkelerin Avrupa merakı, yaşlı kıtanın turizm konusunda hiç de tükenmişlik belirtileri göstermediği çok açık. Avrupa turizm sektörünün genel hacmi itibariyle büyüme rakamı, dünyanın en yükseği olması tesadüf değil.
Rapor, yine de bu ‘başarının’ sürekli olması garanti değil ve sorgulanabilir. Rapora göre sektörün bir beş yıl daha büyümesi için, yeni yatırımların sosyal anlamda sürdürülebilir ve çevre dostu olması şart. (tourexpi)