Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Çavuşoğlu, Antalya’nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti’nde gerçekleştirilen Side Kültürel Miras Projesi tanıtımında konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Arkeolojiyi kültür ve sanatla birleştirerek daha sürdürülebilir, daha tabana yayılmış bir halde vatandaşımızın, sektörün hizmetine sunmuş oluyoruz. Hem sezonu uzatıyoruz, hem de nitelikli istihdamı kazanmış oluyoruz. Önemli olan 12 ay turizm yapıp nitelikli turizm gelirlerini vatandaşımız ve sektörümüz için artırabilmek.” dedi.
Side kazılarının 75’inci yılının kutlandığını belirten Ersoy, Side’nin anıtsal yapıların yanı sıra Türkiye’nin en eski müzelerinden birine ev sahipliği yaptığına dikkati çekti.
Ayrıca Side’nin Antalya’nın ve Türkiye’nin planlanmış ilk ve en önemli turizm merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan Ersoy, Side’de markalaşma çalışmalarına ağırlık verdiklerini bildirdi.
Ersoy, Side’nin koruma ve kullanma dengesi içinde ziyaretçileriyle buluşturacak kültürel mirası, doğal güzellikleri ve peyzaj unsurlarıyla bir bütün halinde önemli bir destinasyon olduğunu işaret etti.
Tarihi alanda Müze Müdürlüğü ve Kazı Başkanlığı denetiminde parsel kazıları yürüttüklerini belirten Ersoy, “Kentsel ve üçüncü derece sit alanı bölgesinde parsel mülkiyeti bulunan vatandaşların desteğiyle bu parsellerde kazı çalışmaları, ardından koruma ve restorasyon çalışmaları yapılıyor. Sonrasında ise parsel sahipleri, koruma imar planının öngördüğü ve Koruma Kurulunun onay verdiği projeler doğrultusunda, parselleri üzerinde yaşanabilir, kullanılabilir yapılar inşa edebiliyor” diye konuştu.
Ersoy, Side’de yürütülen bu çalışmaların, kent arkeolojisi ve kültürel miras yönetimi bakımından örnek teşkil ettiğini dile getirdi.
Müze Müdürlüğü ve Kazı Başkanlığı denetiminde bugüne kadar yaklaşık 52 dönüm alanda kazı çalışmaları yapıldığını aktaran Ersoy, Side’nin en kısa sürede tam anlamıyla bir kültürel miras destinasyonu haline geleceğini kaydetti.
“14 noktada kazı ve onarım çalışmaları yapıldı”
Bakan Ersoy, yürütülen çalışmalarla bir yandan koruma kullanma dengesi çerçevesinde vatandaşın kültürel mirasla iç içe yaşamasını, bir yandan da Side’ye olan ilgiyi ve turist akışını hızlandıracaklarını ifade etti.
Kasım 2022’den bu yana 14 noktada kazı ve onarım çalışmaları yaptıklarını ve bunlar için yaklaşık 81 milyon lira ödenek aktardıklarını belirten Ersoy, Side’de ören yeri sınırını belirleyip ziyaretçiler için güvenli ve aydınlatılmış bir ziyaret güzergahı oluşturduklarını, tek bir biletle antik kenti, antik tiyatroyu ve Side Müzesi’ni ziyaret edilebilir hale getirdiklerini vurguladı.
Ersoy, antik kent merkezinden uzakta olmayan bir alan belirleyerek modern ama antik kent siluetiyle yarışmayan yeni bir müze yapmayı da planladıklarını bildirdi.
Daha sonraki süreçte Side Antik Tiyatrosu’nun restorasyonunu tamamlayacaklarını anlatan Ersoy, bunun dışında Side’nin en önemli yüzü Apollon Tapınağı ve liman bölgesini ayağa kaldırma projesini hayata geçireceklerini söyledi.
Kültürel mirasla sürdürülebilir turizm
Ersoy, Side’ye Türkiye’nin en güzel manzaralı kültürel miras kütüphanesi de kazandıracaklarını ifade etti.
Turizmde güvenli ve sürdürülebilirlik çalışmalarına büyük önem verdiklerine değinen Ersoy, “Arkeolojiyi, kültür ve sanatla birleştirerek daha sürdürülebilir, daha tabana yayılmış bir halde vatandaşımızın, sektörün hizmetine sunmuş oluyoruz. Hem sezonu uzatıyoruz, hem de nitelikli istihdamı kazanmış oluyoruz. Önemli olan 12 ay turizm yapıp nitelikli turizm gelirlerini vatandaşımız ve sektörümüz için artırabilmek.” değerlendirmesinde bulundu.
Sürdürülebilirlikle ilgili bir diğer önemli kriterin, gastronomi ve gastronomide yerel ürünlerin kullanımı olduğunu dile getiren Ersoy, bu alanda da önemli yatırımlar yaptıklarını kaydetti.
Gastronomi konusunda geçen sene çok önemli adımlar attıklarını ve Michelin Rehberi’ne İstanbul’un eklendiğini hatırlatan Ersoy şöyle devam etti:
“Diğer turizm destinasyonlarımızı da bu rehbere dahil etmek için çalışıyoruz. İnşallah bu sene en az 2 destinasyonumuzu, sonrasında da bir iki destinasyonu da dahil ederek minimum 5 destinasyonu bu rehbere dahil edilmesini sağlayacağız. Muğla, Bodrum, İzmir gibi, Antalya’dan da çok umutluyum, inşallah dahil edilmesi için gerekli çalışmaları yapacağız.”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise, “TİKA eliyle ecdat yadigarımızın restorasyonunda, Yunus Emre Enstitüsü tarafından Türkçemizin dünyaya öğretilmesinde, tanıtım müşavirlerimizle ülkemizin turizm potansiyelinin dünyanın her yere tanıtılmasında, yurt dışına kaçırılmış eserlerin ülkemize getirilmesinde, kazı ve restorasyon faaliyetlerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok yakın çalışıyoruz.” dedi.
Çavuşoğlu, Antalya’nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti’nde gerçekleştirilen Side Kültürel Miras Projesi tanıtımında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin özel bir coğrafi ve jeopolitik konumunun bulunduğunu söyledi.
Türkiye’nin pek çok uygarlığa ev sahipliği yapan özel konumu sayesinde adeta açık hava müzesi gibi olduğunu belirten Çavuşoğlu, böyle bir coğrafyada yaşamanın ciddi sorumlulukları olduğunu dile getirdi.
Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığının hassasiyetle ayağa kaldırıp koruduğu mirası el birliğiyle tüm dünyaya tanıttıklarını kaydetti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile farklı alanlarda dünyanın dört bir yanında işbirliği içerisinde çalıştıklarına dikkati çeken Çavuşoğlu, “TİKA eliyle ecdat yadigarımızın restorasyonunda, Yunus Emre Enstitüsü tarafından Türkçemizin dünyaya öğretilmesinde, tanıtım müşavirlerimizle ülkemizin turizm potansiyelinin dünyanın her yere tanıtılmasında, yurt dışına kaçırılmış eserlerin ülkemize getirilmesinde, kazı ve restorasyon faaliyetlerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok yakın çalışıyoruz.” diye konuştu.
“UNESCO ile ilişkilerimizin en aktif dönemini geçiriyoruz”
Tarihi ve kültürel zenginlikleri UNESCO’da tescil ettirmeye devam ettiklerini anlatan Çavuşoğlu, “2021’de Arslantepe Höyüğü’nü Kültür ve Turizm Bakanlığının değerli çalışmaları ile UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıt ettirdik. Kayıtlı sayımız böylelikle 19’a ulaştı. Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne çay kültürünü ekleyerek unsurlarımızın sayısını 25’e çıkardık. UNESCO ile ilişkilerimizin en aktif dönemini geçiriyoruz.” ifadelerini kullandı.
UNESCO’da çeşitli görevler yürüttüklerini, UNESCO Dünya Miras Komitesi Üyeliği için de 2023-2027 dönemi için adaylık kampanyası yürüttüklerini aktaran Çavuşoğlu, bu durumun Türkiye’nin küresel diplomasinin her alanında bulunduğu gibi kültürel diplomaside de önder aktörlerden olmasından kaynaklandığını vurguladı.
Çavuşoğlu, 2023’ün Cumhuriyetin 100. yılı olması dolayısıyla çok önemli olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Deprem vesilesiyle bir burukluğumuz var ama Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını da özellikle yılın ikinci yarısında coşkuyla kutlayacağız. Cumhuriyetin ikinci yüzyılını da Türkiye Yüzyılı yapmak için el ele, omuz omuza hep birlikte çalışacağız. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü bu vesileyle saygı ve şükranla yad ediyoruz.”
Hariciye Teşkilatı’nın kuruluşunun 500. yılını da kutlayacaklarını anımsatan Çavuşoğlu, “köklü bir devlet geleneği” derken bunu geçmişlerine güvenerek söylediklerini kaydetti.
Programa Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yanı sıra Antalya Valisi Ersin Yazıcı ile AK Parti Antalya Milletvekilleri İbrahim Aydın ve Tuğba Vural Çokal da katıldı.
Side Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Feriştah Alanyalı’nın kazı çalışmaları hakkında bilgi verdiği programa Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Antalya Valisi Ersin Yazıcı da katıldı.